Türkiye'nin memur portalı

Evlenen (eski) sevgilisinin nikahına gidememiş yahut nikahına da katılmış olduğu halde fazlasını da isteyen kişinin talebi, feryadı, içler acısı durumu yahut da yüzsüzlüğünün dip noktasını anlatan ifade.

Mutlu ol yeter dizisinde ali atay'ın (can) rol arasında role konsantre olmak maksatlı tutturduğu ümit besen şarkısından uyarlama bir hinlik cümlesi.

Soyadı verilirken bu kimselerin dedeleri de bunlar gibi aykırı hareket ediyorlarmış da, olur da belki soyadını aldıktan sonra değişir umuduyla yetkililer bunu uygun görmüşler diye düşündüren durum. Armut dibine düşer sonuçta.

İlişkileri yeni başlamış çiçeği burnunda çiftlerin, ellerinin muhabbetle kavuşması an'ını belirten aşama.

Her seven yürek, sevdiğine bir tensel yakınlaşma isteği duyar. Bunun da en masum ifadesi el ele tutuşmaktır. Tokalaşma durumlarını saymazsak, arabaya binip inme, karşıdan karşıya geçme veya kalabalık bir sokakta yürüme esnasında gerçekleşmesi muhtemeldir. İlk hareketin de erkekten gelmesi beklenir teamül olarak. Er kişi, bu gibi anları fırsat bilip hatun kişinin elini sımsıkı kavrar. El tutmaya neden olan ( fırsat veren diye de okuyabilirsiniz) durum ortadan kalkınca her iki kişide de bir saçmalama, bir anlamsız gerilme veya buna benzer bir his peydah olabilir. Acaba devam etsem mi yoksa bıraksam mı düşünceleri kafada uçuşmaya başlar. Aynı anda da eli tutup sıcaklığını hissetmenin verdiği heyecan da kalpleri çarptıracak, göğüs kafesinin istemsizce, bir serçekuş misali inip inip şişmesine sebebiyet verecektir. O an hiç bitmesin istenir, zaman dursun el ele sonsuza dek kalalım düşüncesi kan akışını hızlandırır. O el bir süre bırakılmazsa artık bir daha geriye dönüş yoktur o iki sevgili için. Eller tutulmuş, gönülden gönüle köprüler kurulmuştur artık. Neden daha önce yapılmadığı için hayıflanma vaktidir artık ve o sıcaklığın tadına varmanın...

Enerji bakanı taner yıldız'ın sandıkların üzerine oturmayın, kırılır diyerek tasvip etmediği davranıştır. Plastikten yapılma diye de eklemiş.

kişinin elde olmayan nedenlerden dolayı hayran olduğu kişiye bunu ifade edememesi sonucunda ortaya çıkan durumdur.

hayran olmanın ifade edilmesi de sorgulanması gereken bir konudur ayrıca. kişi bir başkasına hayranlık besleyebilir elbette bunda gocunacak bir durum yoktur fakat bunun o kişi tarafından bilinmesi neyi değiştirecektir? belki de basit veya bayağı bulup rencide edici bir tavır bile sergileyebilir. hayran olunan kişinin böyle bir karakter zafiyeti yaşaması ihtimali düşüktür belki ama yine de insan duygularını açık etmekten çekinir. insanlık halidir bu.