Türkiye'nin memur portalı

borsadan hiç anlamam, parayı değerlendirecek aktivitelere hiç zamanımı ve düşüncelerimi harcayamam. fakat satın alacağım ürünlerin aciliyeti yoksa pusumu kurar ve beklerim. çevrimiçi alışveriş sitelerin en fazla ikisini takibe başlarım. fiyatlar zamana göre ve tıklanmalara göre değişiyor yada ben bir şeylerden şüpheleniyorum. satıcı uyanık olur da alıcı olamaz mı? ve satıcıyı hiç beklemediği bir anda yakalayarak ürünü sepetime atıp ışık hızıyla ödemeyi gerçekleştiriyorum. bazen ürünün gönderimi yapılmıyor çünkü tahminleri dışında bir gelişme yaşayıp şok geçiriyorlar. burada başka senaryoların dönebileceğini de düşünmüyor değilim.

sonuç olarak bilinçli tüketicilikte zirvelerdeyim. bu durum kaç yaşıma kadar sürer bilinmez.

reklamlar, skt, tett... bunlar integralin yanında çarpım tablosu gibi geliyor artık. arka planda dönen dolaplara odaklanmak gerekir.

ancak odam için geçerli deyim. hatta odamdaki bazı yerlere bile hakim değilim. mesela dolabımda neyin nerede olduğunu hayatım boyunca hiç bilemedim. kapağı açar hepsini döker, sonra toplarım, spor niyetine; kafa çalışacağına beden çalışsın.

hayırlara alamet, vesile olacağı iddia edilen hurafe.

çocukken böyle şeylerle doldurmuşlar kafamızı etkisinden hala kurtulamıyoruz.

sağ ayak kaşınırsa istediğin yere, sol ayak kaşınırsa istemediğin yere.

sağ avuç kaşınırsa para gelecekmiş, sol avuç kaşınırsa para gidecekmiş...

artık yutmuyorum bunları.

kardeşimdir. çok inatçıdır. ama bir aslan olarak parçalayabilme gücüne sahibim inadını. bizim ev hayvanlar alemi gibidir burç penceresinden bakınca; anam ve ben aslan, babam hamsi, kardeşim keçi.

herkesin televizyonda çıkan hocalara sorular sorduğu gibi ben de canlı yayına çıkıp profesör doktor hocaya sormak istiyorum: hocam merhaba, memleketteki ablam leyleklerin geldiğini görünce videoya çekip bana yollamıştı ve ben de videoyu izledim, bana da bol bol yolculuğa çıkmak nasip olacak mı bu sene?