Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye ÇaylakBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Yine yol göründü gurbete
Güz geldi yapraklar döküldü
Martılar göç etti
turnalar süzüldü
Yine yol göründü gurbete
Köyüme kara kış çökse de
Aşıklar boynunu bükse de
Desen ki nazlı yar insafa gelse de
Yine yol göründü gurbete
Acı, keder hep bana
Kardeş, bacı, ana, baba
Benim olsa bütün dünya yetmez ki
Derdimi kimlere söyleyeyim
Ben garip Barış'ım neyleyim
Anadan, babadan, yuvadan uzakta
Yine yol göründü gurbete
ne zaman izin süremin sonlarına yaklaşsam kafamda çalmaya başlıyor bu şarkı ve bu durum gurbet yollarında da aynı. niye hep güzel şeylerin bir sonu oluyor anlamam. daha memlekete doyamamışken cumartesi günü gurbet yoluna düşeceğiz. yalnız yurt dışına; daha uzaklara gidenleri görünce de hâlimize şükrediyoruz. bir de gurbeti ikinci memleket olarak görmeyi kabullenince üzüntü hafifliyor.
bence yakın veya uzak bir tarihte yarı yarıya ucuzlayacak.
bir araba alacak bütçeyi oluşturamam yoksa.
ayda ikibin lira tasarruf etsem beşyüzbin liralık arabayı yirmi yılda alamıyorum, böyle bir durumda araba nasıl alınacak?
kışın yaşanan sıcak bir gün için kullanılan ''yazdan kalma bir gün'' söyleminin zıttı söylem.
bugün ve dün eskişehir için bu ifade kullanılabilir tam yerinde.
bir taraflarımız dondu soğuktan; ellerimiz ve ayaklarımız yani.
aşırı şeker yüklemesidir. yapılması tavsiye edilmeyen davranıştır, televizyondan tanıdığımız bir ünlü doktorumuz bu eylemi yaparken görürse kulaklarımızı çeker vallahi.
analog cihazlarla ve steteskop kullanarak yapılması her yiğidin harcı olmayan ama günümüzde kendi şişen ve dijital sonuç veren cihazlarla kolaylıkla yapılan iş.
bu konuyu açmamın nedeni en az çeyrek asırdır aile bireylerimin hepsinin tansiyonunu en doğru şekilde ölçen kişinin ben olması ve bize ziyarete gelen her akrabamın beni görünce tansiyonunu ölçtürmesi.
akrabalarım tarafından mühendis olarak değil de doktor olarak görülmekteyim nedense.
başı ağrıyan bana soruyor ''neden'' diye?
bazı akrabalarım sorunlarını anlatıp hangi branşa gitmeleri hakkında bana danışıyorlar.
ön muhasebe olur da ön tıp olmaz mı hiç dimi? tam da ben o işi yapıyorum sanki.
en kolayı dişi ağrıyanı diş doktoruna yönlendirmek.:)
bir mr ve ultrason cihazım olsaydı sayın akrabalarımı hangi branşa göndereceğim konusunda nokta atışı yapabilirdim.
bazı akrabalarım tansiyon ölçtürünce iyi geldiğini bile iddia edebiliyorlar yani; işim zor hem de çok zor. bunların günde üç kere tansiyonunu ölçsem tedavileri gerçekleşecek sanki kendiliğinden.
en akıllı akrabam olan rahmetli dedem ise tansiyonu oniki sekiz çıktığı halde ''beni mutlu etmek için öyle söylüyorsun dimi aslında durum iç açıcı değil'' diye kendisine moral vermek için yanlış değer söylediğimden şüphelenirdi. hipokrat yeminim olmadığı içindi bence bu şüphelenmesi.
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |