Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye ÇaylakBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
#3dkv entrysi ile tarif edilmeye çalışılmış fakat çok detay eksik.
öncelikle ben bu sütlacı yapmadım da yemedim de. yemek isterdim ama yolumun trabzon'a düşme ihtimali çok düşük. o hâlde bu sütlacı evde yapmam lazım. bana tam detay lazım. ayrıca oranın sütü, yumurtası da farklıdır ama elimizde bulduklarımızla yaparız biz de.
pirinç kasesi ne kadar büyük? süt kaynatılacak mı yoksa pirinçler soğuk süte mi atılacak? su bardağı 200 ml mi 300 ml mi? orta ateş mi kısık ateş mi?..
ayrıca kendim gerek tecrübemle gerek deneme-yanılma ile her hâlükarda sütlaç yapabilirim fakat ince detaylar bildirilirse hem bana hem burayı okuyan başka kişilere faydası olur.
böyle yöresel gıdaların tadı hakkında ne söylense az.
1477 yıl sonraki zaman.
zager ve evans'ın in the year 2525 şarkısını hatırlattı. bu şarkı eski bir şarkı, babamın plaklarından dinlemiştim yıllar önce.
çok zor şartlarda izlediğimiz dizi. televizyon antenimizdeki problemler, bulunduğumuz koordinat bizi televizyon izlerken hep zorlardı. cızırtılı da olsa, dizi esnasında ekranda karıncalar savaşı olsa da diziyi izlemeyi başardık.
''boncuklu evin gelini nazar'' unutulması mümkün olmayan söz grubu...
dizi, çok kaliteli şarkısıyla hafızamda yer etmiştir.
hattımı ilk aldığım 2005 yılından beri beni tanımlayan konu. aynı anda kardeşime de almıştık ve seri telefon numaralarına sahibiz. operatör bile değiştirmedik daha, üşengeçlikten değil memnuniyetten.
gazetelerin yanında verilen kuşe kağıda basılı tv rehberi gibi eklerin sayfalarını yaklaşık para ebatında kesip destelemek suretiyle oyunlarda kullanmak. bu fikri sanırım yeşilçam filmlerinden almış olabiliriz. (kemal sunal trene cebinde deste deste parayla binip cebinde gazete kağıtlarıyla iniyordu.)
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |