Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye ÇaylakBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
sıvı sabuna iki kere basmak
televizyonu açma düğmesi ya da 1. numara yerine rastgele kanal numarasına basıp açmak.
emniyet kemeri takmadan araba kullanamamak.
bisiklete soldan binmek.
cep telefonunun ekranını dışarı bakacak şekilde cebe koymak.
çorabın aşınma yerlerinin ömrünü uzatmak için giyerken bazen sağ bazen sol ayağa diğer ayağın çorabını giymek.(bu işlemi ayakkabılarda yapamıyoruz.)
istemsizce plaka, telefon ezberlemek.
markette reyonları hep aynı sırayla dolaşmak.
açık görülen lambaları kapatmak.
karpuzu ekvatoral yönde kesmek.
kaptanzâde ali rıza bey'in pek sevdiğim eseri ''kapıldım gidiyorum'' şarkısının beynimde müzeyyen senar'ın eşsiz sesiyle çalan şu anki içinde bulunduğum durumla alakalı uyarlaması:
taşınıp gidiyoruz
kurumumun lojmanına
eeev sahibime diyorum
yolculuk var yarına
ayrılık görünmüşken
komşu ağlıyor peşimizden
misafiriz bugün biz
gurbet akşamlarına.:(
2005 yılından önceki bir yaz sezonunda tüm bölümlerini tekrar olarak her gün yayınlayan bir televizyondan izlediğim dizinin karakteri. neden ilk yayın döneminde izleyemediğime gelirsek, aile büyükleri ne izlese biz de onu izliyorduk mecburen. dizinin temasını bile unuttum, bu karakterin ismi kalmış sadece aklımda ama diziyi izlerken çok keyif almıştım.
öyle meşhur ki, hırsızların bile artık tenezzül edip bakmadığı yerdir bence. o yüzden belki güvenilirliği artmıştır.
lügatimize girişi hakkında masallar uydurulabilir bir ifade. belki de gerçek hikayesi vardır.
düşündüm de on-yirmi kilogram altın (himmet ağaların taşıdıklarından yani) yastık altına konsa yüzümüze verdiği rahatsızlıktan uyunmazdı ki. yoksa ben bu yüzden mi uyuyamıyorum?:)
kiracıyım ve şimdilerde başka bir eve taşınma sürecinde olduğumdan yaşadığım sıkıntılı ruh hâlinin nedeni.
işe yerleştiğim dokuz yıl kadar önce sadece binek bir otomobil içindeki iki üç yorgan, battaniye ve tencere ile başlayan gurbetçilik serüvenim şu anda içler acısı durumda. kafamı nerelere vurayım? el memleketinde ne gerek vardı fazla eşyaya?
şimdi akıllandım ama ne fayda. gereksiz alışverişten uzak durulmalı hele ki yükte ağır pahada hafif şeylerden yarından sonra filmindeki havanın hızla soğuyup donmasından kaçanlar gibi kaçmalı.:)
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |