Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye ÇaylakBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
akşam ilçemizde yirmi altıncısı düzenlenen gurbet festivali adı altında bir açık hava konserine uğradık yürüyüş arasında. ilçe küçük ama konser kalabalıktı. içerilere sokulmadık uzaktan izledik bu yüzden #38hp entrysinde geçen sağlık sorunlarını yaşamadık. şaşırdığım konu ise konserdeki şarkıların hiçbirini bilmiyordum (şarkıların hepsi son beş yılda çıkanlar sanırım, şarkılar bile z kuşağı olmuş yani.)ama konserdeki kalabalık kitle maşallah hep bir ağızdan şakıyordu. kuşak kopması yaşadığımı anladım.
nazan öncel: bazı şeyler
Korkarım kavuşmayacak bu iki kalp bir daha
Gözlerini çek üstümden o gözler yasak bana
Seni görmeyim diye gitmediğim yerler var
Hatırlatmasın diye dinlemediğim şarkılar var
Beni bir kere bıraktın Bir kere daha bırakma
Bana bir acı yaşattın Bir sürü anı bırakma
Unutmayı öğret bana Yokluğuna alışmayı da
Kahrolsun bazı şeyler Bir kokun bile yeter bana
Anlamayacak ne var bunda zor günler geçirdim
Karanlıkta kalmış çocuklar gibiyim
En çok neye yanıyorum biliyor musun
Bir resmimiz bile olmadı anlıyor musun
Hani bize bir şey olmazdı Hiçbir kuvvet ayıramazdı
Sensiz ölmesem bari Bu gemi çok su aldı
Unutmayı öğret bana yokluğuna alışmayı da
Sarıl yine son defa bir kokun bile yeter bana
on metrelik -abartmıyorum üç katlı evin çatısına kadardı.- bir vişne ağacı vardı dede evimizin güzel bahçesinde. en büyük çamaşır yıkama leğeninden -hani küçükken sobalı evde anamızın bizi içinde yıkadığı- iki leğen vişne verirdi her sene. komşulara dağıtıp bitiremezdik. bize kalanıyla çekirdeklerini ayırmadan onlarca kavanoz reçel yapardık. kaynatma ve köpük giderme işi tarafımca yapılırdı çocuk yaşta olmama rağmen.
yıllar sonra heybetli ağacımız nazara geldi ve gövdesinin tam ortasından ikiye yarılarak devrildi. acı son.
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |