Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye ÇaylakBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
ırkçı bir amaç gütmeden, samimiyet içerisinde ar yu japan derim ilk önce. başarısız olursam b planına geçerim, yani:
japonca bildiğim aklıma geldi:)
barış manço sayesinde öğrendiğim tek japonca kelime arigato:)
arigato derim, karşımdaki rica ederim, yani doitaşimaşite derse japondur, demezse japon olmayabilir.
barış manço ve gugıl çeviriye şükranlarımı sunarım.
ayrıca ben bizim ailedeki tatar akrabalarımı bile japon sanan biriyim.
çocukluğumda neredeyse her sabah ve her akşam yaklaşık yüz metre kadar bindiğim vesait.
komşumuz hacı dedenin vardı bir tane. hacı dede derdik, hacıymış gerçekten. ama isminin hüseyin olduğunu ben büyüyünce öğrendim. çok oldu vefat ettiği, cennet mekan olsun.
sabah işe giderken sokaktaki çocukları sokağın başına kadar götürürdü. akşam da gelişini gözlerdik, sokağın başına gider gerisingeri eve doğru at arabası ile gelirdik.
bizim oraların sebze meyve satıcıları da at arabası üstünde gezer manavlardı.
at arabasının tahta tekerlekli olanlarını da bilirim, otomobil tekerlekli olanlarını da. şimdi at arabasının esamesi okunmuyor.
kavrulmamış olanı, doğal olanı tesadüfen bir yolunu bulup toprağa kavuşmayagörsün, hemen çimlenir, etrafa doğru yayılır ve sonrasında deyimlere konu olduğu üzere kabak çiçeği açar. meyveye dönüşüp yemyeşil yapraklarının arasından nasreddin hocanın sarığı gibi beliriverir.
bence hiçbir şeyden memnun olmayanlara karşı her zaman kullanılması gereken cümle.
yaptığımı beğenmeyen buyursun daha iyisini yapsın derim her zaman, kimsenin elinden tutmuyorum ya.
benim beğeni eşiğim düşüktür tıpkı gülme eşiğim gibi. gülmek ve beğenmek için çok ayrıntıya takılmam.
yaklaşık otuz dakika süren on beş kilometrelik dağlı taşlı kıvrak yolda iş servisinde yaptığım aktivite.
kulaklığımın özelliği kablolu ama telefona bağlantısı kablosuz. yani kulaklıklar tarafı alıcıya kablo ile bağlı, alıcısı kafamdan uzak bölgede, telefon da koltuğun filesinde. zararlı yayılımlardan mümkün olduğunca uzaktayım. ses sonuna kadar açık, otuz dakikaya yedi şarkı sığıyor. bu esnada oturduğum yerde soleus şınavı çekiyorum, fasılalı. işyerimdeki masamda ise kulaklığa gerek yok, müzik beynimde çalıyor, içimden içimden hem çalıp hem söylüyorum.
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |