Türkiye'nin memur portalı

bulunduğum ilçede böyle bir satış ve tüketim kültürü olmadığından memleketimden gelirken yaptığım ama tüketiminde hızlı davranmayınca yarısına yakınını aylar sonra kurtların yediğini görüp pişman olduğum eylem. oldukça pahalı bir üründür insanın içi cız ediyor hatırladıkça.

dört kişilik aile için bir yemeklik elli gram ile yüz gram arası kuru bamya kafidir.

aklıma şarkı getiren bir konu.

hadise söylüyor buyurun:

ne zaferinden bahsediyorsun

sen savaşla aşkı karıştırmışsın

çık o karanlıktan siperinden

sen beni hep düşman varsaymışsın

sen rekabet iste ben buna bayılırım

kadının gücünü hafife alma

erkeklik gururun vardır sanırım

perişan olup zor durumda kalma

istersen bana ukala mukala de

el üstünde tutulmazsam hep el kalırım

prensesler gibiydim ben baba evinde

özgürlüğüme gölgeyi hakaret sayarım

çocukluğumda yumiyum diye bir ''element'' yiyorduk ama tabloya eklenmemiş henüz.:)

bakkallarda, marketlerde doğal hâlde bulunuyordu.

#330o entrysinde anlatılanlar tıpkı bir yeşilçam filminde çatı katındaki sabun tozlarının yağmurlu havada çatıdan içeri su sızması sonucunda köpürerek malum film müziği eşliğinde evin alt katlarına akışını hatırlatıyor. hane halkının merdivenlerden aşağı akan köpükle giriştiği mücadele sahnesi unutulmaz.

bazı markalarda fiyatı üç dört bin lirayı bulan basit bir basınçlı kap. alırken hacim olarak en büyüğünü almakta fayda var nasıl olsa yarısını boş bırakmamız gerekiyor güvenlik nedeniyle.

basit bir kap olduğu kadar tehlikeli de.