Türkiye'nin memur portalı

beddua etmek huyum değil ama beddua duymuşluğum çoktur, haklı mı haksız mı allah bilir.

duyduğum en ilginci:

"başın boynunun altında kalsın."

nasıl olacağını idrak etmekte bir hayli zorlandım.

ayaklardan tavana asılmak suretiyle, amuda kalkmak suretiyle...

ya da feci bir trafik kazasında tepetaklak olunca...

korkutucu yani, ya tutarsa.

bu sene yarın kutlanmaya başlanacak gün.

genellikle üst solunum yolu hastalığına yakalanan kişiler tarafından halk arasında kullanılagelen güzide bir deyim.

hane halkının %100'üne ulaştı bu seferki salgın.

bendeki duruma kalp gıdıklanması hissi ve beyinle kafatası arasında ince satıhlı-geniş bir bölgede rahatsızlık da eklendi. ayrıca boğazdaki tahribat akciğer bölgesine doğru indi ve şiddetli öksürük eşlik ediyor. dilimde ve dudağımda uçuklar da çıktı. evde sadece benim sesim iyice kısıldı. virüsü eve de ben taşıdım büyük ihtimalle. kendi düşünceme göre bu mutasyona uğramış kovid değil, apayrı bir virüs, ilerleyen günlerde tıp dünyası bir şeyler açıklarsa ali dediydi dersiniz, diğer ihtimalle zaten unutulur gider.:)

imkanım olsa bir suçiçeği aşısı vururdum kendime. çünkü bu virüsün ailesi bence suçiçeği virüsüne yakın. farkı dışa değil içe döküyor yaraları.

''eski yazarlardan kim kaldı?'' dedirten konu.

sözlük 50 harfe bile razı günümüzde.