Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye ÇaylakBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
1-yerine,
2-zamanına,
3-insana,
ayrıca ''3. maddedeki insanın da bulunduğu yere ve zamana'' göre şekillendirilmesinde yarar veya zarar olan davranış.
özellikle sabit fikirli insanlarda görülen, olaylara at gözlüğü takmış gibi bakmaları sonucu savunmaya kalktıkları yanlış görüşlerini, kabul etmek zorunda olmayan insanlara empoze etmek isterken düştükleri komik durum.
yirmi birinci yüzyılı çeyreklemek (yarılamayı yarılamak) üzereyken gelinen bilimsel, teknolojik, sosyal, siyasal, ekonomik... olanakları elinin tersiyle itip kötüleyerek tarihin derinliklerine gömülmüş antika yaşantıların daha iyi olduğu hakkında beyanat vermeye çalışan insanlar bu konuya en güzel örnektir.
''bence insanlar yürümeli, arabaya binmek ne saçma bir davranış.'' denirse ve bu saçma görüş savunulmaya çalışılırsa konuştukça batar insan.
fakat
''kısa mesafelerde imkân varsa bence insanlar yürümeli, bu davranış sağlık için arabaya binmekten daha yararlıdır.'' denirse savunulmasında hiçbir sıkıntı olmayacak görüş ortaya sunulmuş olur.
başlanan bir işin, çıkılan bir yolun, içilen bir içeceğin ya da yemeye başlanan bir yiyeceğin tam ortasında iken yaşanan iyi bir heyecanla kullanılan ifade. örnekleri arttırırsam 2. entry girilmekte zorlanılan başlık olacak.
sevdiğim şarkılardan biri, hem de çok severim.
roman halkına özel yazılmış.
acaba tatar halkına da özel bir şarkı yazılmış mıdır? bir tatar olarak bilmediğim için bir tuhaf oldum.
''kırmızıyı severler, birbirini överler, romanlar böyledirler, çalgısız yaşayamaz ölürler.''
tatarlara uyarlarsak:
''sapsarıyı severler, kendilerini överler, tatarlar böyledirler, şarkısız yaşayamaz ölürler.''
otuz yıl önce benim için ilköğretim 4-5-6. sınıfları içeren süreç. özellikle 4. sınıf ve sonrasında okurken taşra mahallemdeki üniversiteye hazırlanan komşu ve akrabalarımın çözemediği matematik problemlerini (sayılar, işçi, havuz gibi)çözebildiğim için meşhur olmuştum. bu gelişmelerden sonra matematik aşkım logaritmik olarak artarak devam etti, sonsuza doğru giderken ben. şimdi de on- on beş yaşlarındaki minik akrabalarıma ilaç olmaya devam.
o yıllarda galatasaray da gerek yurtiçinde gerek yurtdışında başarılı bir grafik sergiliyordu. şampiyonlar ligi maçları gece on ikiye yakın biterdi çarşamba günleri, cimbom yenince zafer sevinciyle, yenilince de mağlubiyet hüznüyle pek kaliteli olmayan uykularım iyice haram olurdu.
93 yılı benim için -on yaşındaki çocuk için- berbat bir yıkıma sahne olmuştu. ilk kez ölümle karşı karşıya kaldım tonton babaannemi kaybederek. 94 yılında ise sınıf arkadaşım derya isimli kızın vefat haberiyle sarsılmıştım. inşallah vefat olayları döneminin periyodu yoktur konuyla alakalı.
annem gibi çocukluktan beri istisnasız her gün günlük tutmuş olsaydım dönüp bakardım geçmişime ama ne fayda ki ben bir gün dahi günlük tutmadım.
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |