Türkiye'nin memur portalı

eskişehir mutfağından tadına doyulmaz lezzet.

sözlükte bugün açılan ya da gündeme getirilen yemek, tatlı ve çorbalara hodri meydan diyecek niteliktedir. soğan, patates, hamur... içeren bir çorbadır.

eskişehir mutfağı dünya'da rakibi olmayan lezzetlerin kalbidir.

Sirke Aşkı (Akrostiş ve hece ölçüsü içerir.)

Severim seni, çorbama katarım.

İçerim seni bol, çünkü tatarım.

Ruhuma ve bedenime yararsın.

Küpüne de her zaman çok zararsın.

Eskişehir ile hatırlanırsın.

sözlükteki kariyerime ek olarak -eğer hâlâ duruyorsa- posta gazetesi şiir köşesine adaylığımı bu şiirle koyuyorum.

sözüm sözlükten dışarı.

kendi hâlimde bir insan olup etliye sütlüye karışmadan mülayim bir şekilde yaşayıp giden bana karşı çevremdekilerin sürekli yaptığı davranış. sonunda genellikle kazanan olduğumu bildiğim için uzak kalmaya çalışırım ama kaybetmeye meraklı çok insan var. polemiğe girmeyi de severim aslında, zihni çalıştırıyor, beyin jimnastiği olarak görüyorum. beni bir konuya dahil etmek için zorla kışkırtanlar bile mevcut, içten içten gülerek istemeye istemeye giriyorum konuya.

kendisinin güzel koktuğunu sanıp her gün bolca üzerine sıktığı parfümün aslında berbat ötesi olduğunu kibar bir dille ifade edip başka parfüm almasını istemek.

medeni cesaret gerektiren durum.

ben yapamam.

böcek ölüsü nasıl kokuyor acaba? niye kötü parfüm kokularını böcek ölüsü kokusuna benzetirler?

niye parfümü bir fıs sıkmazlar da parfüm şişesini üzerlerine boca ederler? bir de minicik servisin minicik iç hacmini düşünün. bu minicik hacimde yarım saat yol gidilecek.

başlıktaki bu isteği gerçekleştirmek için fırsat kollayan milyonlarca insan vardır bence.

bir kere iki kere üç kere dört kere beş kere! tuttu fırlattı kalbimi, ezdi üstünü çiğnedi.

birkaç hafta önce televizyonda canlı yayına çıkmış olan muhterem sanatçı.

kibar, samimi, duygulu konuşmalarıyla kalbimizdeki yerini perçinledi. endülüste raks (zil şal ve gül) şarkısını bana göre en iyi söyleyen kişi. uzun ve sağlıklı ömür diliyorum kendisine.

anne kişilerinin hedef olduğu konu.

belki de nesilden nesile çocuklar gitgide daha uslu versiyonda geldiğinden anneleri dur demeye gerek duymuyordur, olamaz mı? zira z kuşağı ve sonrasının mükemmel olduğu iddiasında bulunan şahıslar hiç de azımsanmayacak sayılara ulaşmıştır. iddialara göre dünyayı kurtaracaktır bu z kuşağı, dünyayı kurtarma gücü yüklenen bu kuşağa mensup çocukların kendilerine dur denmesini gerektirecek eylemleri gerçekleştirebileceğini bir y kuşağı mensubu olarak ben pek düşünemiyorum.