Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
sınav giriş kağıdımda sınav salonuna götürmem gerektiği söylenen nesne.
her şey tamam da sanki sıra silgiye geldi.:)
bir dakika önce iyi silip silmediğinin kontrolünü yaptım.
genelde işaretlediğim şıkkı silmem ama yine de lazım olabilir.
söz konusu tarım ve hayvancılık ya da helalinden ticaret gibi işler ise 1'e 20 bile kazanılabilir. ama faiz gibi kumar gibi durumlar ise söz konusu, bizden uzak olsun. veda hutbesi aklımızdan çıkmamalı.
kişiye göre, kiloya göre, maddi güce göre değişiklik gösterebilecek meblağ.
sıfır liradan tutun da ev parasına kadar çıkabilir.
aslında kilo vermek kolay mı zor mu tartışılır.
vücut için enerji girişini azaltıp enerji tüketimini arttırırsak oldu bu iş.
ameliyatlar filan en son çare olmalı hatta hiç olmamalı bu da detaylı tartışılmalı.
özellikle çocuklar ve gençler ebeveynleri tarafından dikkatle izlenmeli, kilo almaya meyilli olanlar baştan kontrol altına alınmalı.
bana gelirsek;
doğunca bir buçuk porsiyon doğmuşum şimdi de yaklaşık bir buçuk insan ağırlığındayım. ne yapsam vücut direniyor kilo vermeye. ben de inatlaşıyorum kilo vermek için. bunu anam babam zamanında fark edip arpamı azaltsalardı bugünler benim için daha farklı olabilirdi. mesela futbolcu olabilirdim.
hayatımın bir döneminde kendimi -öyle olmadığım halde- sumocular gibi hissediyordum. ama aklıma kilo vermek gelmiyordu. bu konuda birilerinin insanı uyarması şart.
yazılı olmayan ve sadece anamın bildiği özel bir formülle anamınkinin dünyanın en lezzetlisi olmaya aday olduğu yiyecek.
herkes yapıyor ve yapabilir, ortaya binlerce tat çıkabilir ama bunlar içinde anamın yaptığını ayırt edebilirim.
tuz da katıyor ama sadece bir çimdik, o da içindeki malzeme çeşitliliği sayısı artsın diye.
pişirme süreleri ve sıralaması, hangisinin ne zaman ana tencereye katılacağı, ana tencere kaynama süresi... hepsi hesaplı ama yazmıyor bir yere, sanki ölümsüzlük formülü.
iş başa düşerse -allah geçinden versin- formülünü deneyerek bulurum.
tuzlusu, sütlüsü, dutlusu, ayvalısı, narlısı... her türlü aşureyi de -anamın aşuresi istisna; onunkini severek yemek deyimi hafif kalır- ayırt etmeden severek yerim.
yeme konusuna gelirsek; pişer pişmez kaynak kaynak bir tabak, bir saat sonra sıcak sıcak bir tabak, bundan bir saat sonra ılık ılık bir tabak, bundan bir saat sonra oda koşullarında bir tabak ve nihayet buzdolabında soğumuş olanından da bir tabak... kilolarımın sebeplerinden biri.
kimselerin anlayamayacağı bir derdi olan horozdur.
bilimsel incelemeler için iskandinav ülkelerinden önce davranıp ülkemize davet etmeliyiz.
bizim yan bahçeye bile gelebilir, en çok sevdiğim seslerdendir horoz sesi. hem ben mahkemeye de vermem.
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
enerji yenilemez bence, konuyu yenilebilir enerji kaynakları olarak ele alırsak:
bal
reçel
pekmez
şeker
konuyu yenilebilir enerji (mağlup olabilir anlamında) olarak da ele alabiliriz.
birkaç hafta önce televizyonda canlı yayına çıkmış olan muhterem sanatçı.
kibar, samimi, duygulu konuşmalarıyla kalbimizdeki yerini perçinledi. endülüste raks (zil şal ve gül) şarkısını bana göre en iyi söyleyen kişi. uzun ve sağlıklı ömür diliyorum kendisine.
anne kişilerinin hedef olduğu konu.
belki de nesilden nesile çocuklar gitgide daha uslu versiyonda geldiğinden anneleri dur demeye gerek duymuyordur, olamaz mı? zira z kuşağı ve sonrasının mükemmel olduğu iddiasında bulunan şahıslar hiç de azımsanmayacak sayılara ulaşmıştır. iddialara göre dünyayı kurtaracaktır bu z kuşağı, dünyayı kurtarma gücü yüklenen bu kuşağa mensup çocukların kendilerine dur denmesini gerektirecek eylemleri gerçekleştirebileceğini bir y kuşağı mensubu olarak ben pek düşünemiyorum.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |