Türkiye'nin memur portalı

saat 17:00 ile 20:00 arasında yapılan aktivite. yanında çay olmadan keyif vermez bana, kuru fasulyenin bile yanında çay içen biriyim.

hafif beslenme ile geçirilmesi gereken öğün.

masa başında en fazla zaman geçirilen öğündür.

ayrıca entry fakiri bir konu.

akşam mesai bitimine doğru benim iş bilgisayarımın dönüştüğü hâl. iş saati bitimine son yarım saat kala gereksiz dosyalar shift+delete ile yok edilir, mühim olanlar ise ilgili klasöre gönderilir. ertesi gün sabah temiz bir masaüstü ile yeni bir iş günü ve akşama kadar aynı senaryo. yılların deneyimi sonucunda bilgisayarda klasör ve dosya arşivleme konusunda kendimi iyi geliştirdim. düzenli olunca ilk işe başladığım zamanlarda oluşturduğum dosyayı bile bir iki saniyede bulabilmekteyim.

büyük heveslerle ve gülüş cümbüş hareketlerle çizgili defterimize yapıştırırken farkında olmadan siyah formalarımızın uhu ya da 404 yapıştırıcı ile batmasına yol açan fişlerden yalnızca bir tanesi. sonraki aşamalarda bu fişleri mavili pembeli makaslarla öğelerinden keserek başka cümleler oluşturmaya başladık derken en nihayetinde ''saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlare su, kim bu denli dutuşan odlare kılmaz çare su.'' aşamasına geliverdik göz açıp kapatana kadar.

levent kırca: bağa girdim kamışa

suçu sadece şoföre yüklemenin yanlış olduğu konu. suç müşterektir: yolun yanlış yapılması, araçların ve lastiklerin yanlış tasarımı, yayanın da bilinçsizce su birikintilerinin yanında durması...

enerji yenilemez bence, konuyu yenilebilir enerji kaynakları olarak ele alırsak:

bal

reçel

pekmez

şeker

konuyu yenilebilir enerji (mağlup olabilir anlamında) olarak da ele alabiliriz.

birkaç hafta önce televizyonda canlı yayına çıkmış olan muhterem sanatçı.

kibar, samimi, duygulu konuşmalarıyla kalbimizdeki yerini perçinledi. endülüste raks (zil şal ve gül) şarkısını bana göre en iyi söyleyen kişi. uzun ve sağlıklı ömür diliyorum kendisine.

anne kişilerinin hedef olduğu konu.

belki de nesilden nesile çocuklar gitgide daha uslu versiyonda geldiğinden anneleri dur demeye gerek duymuyordur, olamaz mı? zira z kuşağı ve sonrasının mükemmel olduğu iddiasında bulunan şahıslar hiç de azımsanmayacak sayılara ulaşmıştır. iddialara göre dünyayı kurtaracaktır bu z kuşağı, dünyayı kurtarma gücü yüklenen bu kuşağa mensup çocukların kendilerine dur denmesini gerektirecek eylemleri gerçekleştirebileceğini bir y kuşağı mensubu olarak ben pek düşünemiyorum.