Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
nasıl ki hapşırık sonunda ''çok yaşa'' denilince insan çok yaşamıyorsa geçmiş olsun deyince hemen geçmesini beklemek olmaz. bu sözü söylemekteki kasıt, acını görüyorum, elimden gelse yok etmek isterim, paylaşıp azaltmak isterim... gibi iyi niyetli dileklerdir. tanıdığım birisinin bir derdi varsa, kötü bir olay yaşamışsa ve bunu beni samimi bulup benimle paylaşabiliyorsa önce paylaştığı için memnun olurum. sonra derdine çare olmaya çalışırım. çare olamıyorsam derdinin yok olması için dua ederim yada belki yanlış bir dua şekli de olsa allah'tan onun acısının bir miktarını bana yükleyip onun acısını hafifletmesini dilerim. bu yüzden geçmiş olsun demek bir deyimdir ama kesinlikle içinde ince anlamlar, dualar barındırır.
iki hafta sonra bayramdan önceki haftaya planlansaydı ve bayram da dokuz güne çıkarılsaydı memleketin uzak köşesinde görev yapan binlerce öğretmene memleketlerine gitme konusunda çok büyük faydası dokunurdu. bu planın benim işimle hiçbir alakası yok bu arada, sadece iş arkadaşlarımın bazılarının eşleri öğretmen. bizim burada yol şartları da zorlu olduğundan onlara buradan çıkma cesareti doğardı ve hâliyle iki haftalık bir tatil tadından yenmezdi onlar için. bu durum öğrencileri epey soğuturdu okuldan tabi ki.
giysiyi gözden çıkarmamıza kadar varabilecek sorundur. çalıştığım yerde önceden ilgilendiğim bakım biriminde makine elemanlarıyla fazlasıyla haşır neşir olunca ister istemez üzerim batıyordu. çalışırken kendimden geçiyorum çünkü. bir iki pantolonu ve bir iki gömleği sırf bu işlerle uğraşırken giymek üzere feda etmiştim. yoksa her gün bir giysi kirlenecek olsa iflas ederdim. şimdi baktığım birim değişince daha temiz kalabiliyor giysilerim, yağ ile pas ile işim kalmadı, evrak ile kontrol işleri ile meşgulum. bazen makineleri özleyip o birime de yardımcı olmuyor değilim, üzerimi batırmadan ama.
ben de dahil çoğu kişinin uzun yıllar zürafa sandığı kelimenin geçtiği şarkı. belki de tek ben öyleyimdir.
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
enerji yenilemez bence, konuyu yenilebilir enerji kaynakları olarak ele alırsak:
bal
reçel
pekmez
şeker
konuyu yenilebilir enerji (mağlup olabilir anlamında) olarak da ele alabiliriz.
birkaç hafta önce televizyonda canlı yayına çıkmış olan muhterem sanatçı.
kibar, samimi, duygulu konuşmalarıyla kalbimizdeki yerini perçinledi. endülüste raks (zil şal ve gül) şarkısını bana göre en iyi söyleyen kişi. uzun ve sağlıklı ömür diliyorum kendisine.
anne kişilerinin hedef olduğu konu.
belki de nesilden nesile çocuklar gitgide daha uslu versiyonda geldiğinden anneleri dur demeye gerek duymuyordur, olamaz mı? zira z kuşağı ve sonrasının mükemmel olduğu iddiasında bulunan şahıslar hiç de azımsanmayacak sayılara ulaşmıştır. iddialara göre dünyayı kurtaracaktır bu z kuşağı, dünyayı kurtarma gücü yüklenen bu kuşağa mensup çocukların kendilerine dur denmesini gerektirecek eylemleri gerçekleştirebileceğini bir y kuşağı mensubu olarak ben pek düşünemiyorum.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |