Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
hayatım boyunca bildiğim en ucuz, en lezzetli, en çok kullanım alanına sahip karbonhidrat. ülkemiz iklimi ve orta anadolunun büyük bir kesiminin yer şekilleri her daim uygundur patates tarımına. fiyatlarını arttırmak isteyen üreticilerin ve aracıların bahanesidir havaların soğuk gidişi.
yazacak çok şey var demiştim ya başlayayım.
öncelikle ben hiç kimse ''evde kalsın mevde kalsın'' istemem.
bu işler kısmet ama biraz tetiklemeler, desteklemeler, şanslar, işler yolunda gidecek.
öncelikle işlerim yolunda gitmedi. keşke zor dersler için kafa patlatacağıma meslek lisesi bitirip onyedi yaşımda işe başlasaydım. yirmide askere yirmibirde dünya evine girerdim bir şekilde.
düz liseye gitmek mecburiyetindeydim; eve yakın, ucuz... sonra derslerde gereğini yapıp öğrenmeye de hevesli olunca üniversite kaçınılmaz son oluverdi. şehrin en başarısız lisesinin en başarılı öğrencisiydim ama cebren ve hile ile okul birinciliğime el konuldu. ikinci olunca kaybettiğim beş puan beni çok istediğim tıp fakültesinden etti.(yaklaşık dört puanla tıbbı kaçırdım.) neyse mühendislik kazandık ve hazırlıkla beş yılda bitti kayıpsız. sağda, solda bir dayı bir amca olmayınca başvurduğum en büyük fabrikalar ve en küçük atölyeler dahil yüzlerce iş yüzüme kapandı. mezuniyetten bir yıl sonra vatani görev bir yıl yedek subaylık. bu işsizlikte ilaç gibi geldi, mübarek asteğmen maaşımla mecburen bulaşmak zorunda kaldığım öğrenim ve katkı kredimi ödedim. anlayacağınız baba parası şükürler olsun karın doyurdu ama okumaya yetmezdi mecburen kredi...dedemin nasihati üzere devlete bir kuruş borç bırakmadım. bu süreçlerde yaş durmuyor tabi. yaş otuzlarda iken ancak güvenebileceğim işe kavuştum memleketten uzaklarda dağların ortasında. dağların ortasında kısmet nereden denk gelecek evden işe işten eve dokuz yıl geçiverdi ve hâlâ evlenmek nasip olmadı.
evlen artık diyenler sadece laf ürettiler hep, desteklemeler, tetiklemeler yapıp nasip bulsalardı belki o nasiple uyuşurduk ne bileyim...
bir de şans faktörü önemli. çıkmadı ki karşıma şöyle elinde kitaplarıyla dolaşan bir kız kazara çarpma süsü vereyim, kitaplarını düşüreyim ve başlasın kayahan üstadın ''aşk hikayesi'' gibi.
sitemkâr bir yazı oldu ama ne yapayım candan erçetin şarkısını biraz rötüşleyip şu hâle getireyim: ''sitem etme haberi yok kızların...''
sonuç olarak ''evlen artık yaşın geçiyor'' çetesine beddua edemem çünkü bu çete zaten evli, ettiğim beddua çoluğuna çocuğuna gider mider, suçsuz sabiylerin kısmetine mani olmayım. kısacası yazımız buymuş: ''vermeyince mabut neylesin ali.''
en soğuk mart ayının en soğuk sabahı.
dudaklarım kupkuru gözler buharlı.
yine aynı durakta aynı saatte
bekliyorum servisimi efkarlı.
genellikle tatlı sularda yaşayan balık olarak bilinir. deniz balıkları kadar olmasa da lezzetli olup sevilerek yenilir. Soğuk, berrak, bol oksijenli akarsularda, göl ve kaynak sularında yaşar. deniz balıklarından farklı olarak havuz ve göllerde özel olarak kurulan tesislerde yetiştirilenleri de mevcuttur. çok kılçıklıdır, yemesi zordur ama deniz balığının ulaşmadığı yerlerde mecburen tercih edilmektedir balık severler tarafından.
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
enerji yenilemez bence, konuyu yenilebilir enerji kaynakları olarak ele alırsak:
bal
reçel
pekmez
şeker
konuyu yenilebilir enerji (mağlup olabilir anlamında) olarak da ele alabiliriz.
birkaç hafta önce televizyonda canlı yayına çıkmış olan muhterem sanatçı.
kibar, samimi, duygulu konuşmalarıyla kalbimizdeki yerini perçinledi. endülüste raks (zil şal ve gül) şarkısını bana göre en iyi söyleyen kişi. uzun ve sağlıklı ömür diliyorum kendisine.
anne kişilerinin hedef olduğu konu.
belki de nesilden nesile çocuklar gitgide daha uslu versiyonda geldiğinden anneleri dur demeye gerek duymuyordur, olamaz mı? zira z kuşağı ve sonrasının mükemmel olduğu iddiasında bulunan şahıslar hiç de azımsanmayacak sayılara ulaşmıştır. iddialara göre dünyayı kurtaracaktır bu z kuşağı, dünyayı kurtarma gücü yüklenen bu kuşağa mensup çocukların kendilerine dur denmesini gerektirecek eylemleri gerçekleştirebileceğini bir y kuşağı mensubu olarak ben pek düşünemiyorum.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |