Türkiye'nin memur portalı

bu durumun tersine örnek buldum sanki (uydu mu uymadı mı bilmem.):

hasan iki sinan osman dört diye ezberlenilmeye çalışılan h2so4 kimyasal formüllü sülfürik asit.(ben bu yolu hiç kullanmadım ama okulda dilden dile dolaşırdı.)

zaten amacım konuyu gündeme taşımaktı, ilgilenen yazarlar örnek verebilir belki.

kesin yargıda bulunulamayacak konu.

bazen soğuktur, bazen sıcaktır.

yıllar yıllar önce telefonun olmadığı zamanlarda vatani görevini yapan bir askerin anasına, babasına ya da sevdiceğine yazdığı mektup çok sıcaktır. düşünsenize sevdiğine ''seni seviyorum.'' ile biten bir mektup soğuk olur mu?

iletişim olanaklarının arttığı ve çeşitlendiği günümüzde ise konuşma imkanı varken yazı dili kullanılması hissedilen bir soğukluk taşır. bu durum istenmeden kendi kendine oluşan resmiyetin sonucu olabilir. konuşma dili konuşma esnasındaki gafları hemen düzeltmeye imkan verirken yazı dili bu imkanı vermez. o anki psikolojik hâl ile yazıverilen bir ifadenin saatler veya günler sonra tekrar okunduğunda farklı bir duyguyu barındırabileceği fark edilebilir. bu duruma düşmemek adına yazmaya çabalamak istemsizce yazı dilini soğutur.

yağda çözünen vitamindir. a, d, e, k vitaminleri yağda çözünür.

müzeyyen senar: ben gamlı hazan

(bense gamlı kış.)

bir sinirle dilden dökülmüş komik bir beddilek.

yaradan kimin bela hak ettiğini bilir.

bu komik konuyu çok da şey etmemeli.