Türkiye'nin memur portalı

içinde fırtınaların koptuğu konu.

futbolu televizyondan takip etmeye başladığım 1990 dünya kupasından günümüze kadar izlediğim bütün maçlardaki futbolcular içinde en iyisidir. ikincisi de arien robbendir. bu ikisinin oyun kalitesine yaklaşacak başka bir futbolcu izleyemedim maalesef.

#32fn entrysindeki profesörün ismi de şakaya dahil midir sorusunun kafamı kemirdiği konu. gideyim de google amcadan bakayım bari.

bardağın büyüklüğü belli olsaydı konu hakkında kafamda bir şeyler canlanabilirdi. bardak 100 ml ise çok şaşırılacak durum değildir. ancak bardak benim çay içtiğim bardak gibi 280 ml ise o zaman içilen çay miktarı 23 bardak bir hayli fazla olabilir. sırf evde bu bardakla günde en az altı bardak çay içiyorum işteki içtiklerimi de dahil edersem çok çaykolik olduğum ortaya çıkar.

fiyatının ikibuçuk liradan üç liraya çıkmasıyla satışlarının yarı yarıya azaldığı dünyanın en lezzetli simidi. haberlere bile konu olmasından nasıl bir değeri olduğunu anlayabilirsiniz.

tıpkı ara sıra sevdiğim bir şarkıyı dinlediğim gibi ara sıra okuduğum, bir vatandaşımızın günlüğünden yazıdır. gerçek bir olaylar silsilesi olduğuna inanıyorum ama inanmak belki de benim saflığımdır bilemem.

enerji yenilemez bence, konuyu yenilebilir enerji kaynakları olarak ele alırsak:

bal

reçel

pekmez

şeker

konuyu yenilebilir enerji (mağlup olabilir anlamında) olarak da ele alabiliriz.

birkaç hafta önce televizyonda canlı yayına çıkmış olan muhterem sanatçı.

kibar, samimi, duygulu konuşmalarıyla kalbimizdeki yerini perçinledi. endülüste raks (zil şal ve gül) şarkısını bana göre en iyi söyleyen kişi. uzun ve sağlıklı ömür diliyorum kendisine.

anne kişilerinin hedef olduğu konu.

belki de nesilden nesile çocuklar gitgide daha uslu versiyonda geldiğinden anneleri dur demeye gerek duymuyordur, olamaz mı? zira z kuşağı ve sonrasının mükemmel olduğu iddiasında bulunan şahıslar hiç de azımsanmayacak sayılara ulaşmıştır. iddialara göre dünyayı kurtaracaktır bu z kuşağı, dünyayı kurtarma gücü yüklenen bu kuşağa mensup çocukların kendilerine dur denmesini gerektirecek eylemleri gerçekleştirebileceğini bir y kuşağı mensubu olarak ben pek düşünemiyorum.