Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ali mühendisBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
salgın öncesindeki yaşanan problemlerdendir.
salgının benim için en büyük avantajı nefret ettiğim tokalaşma merasimini yok etmesi oldu.
başrolünde benim oynadığım bizim evin salonunda oynanan gerçek sahne. ev yapımı puding kaselere dökülmüştür ama pudingin dörtte biri tencerenin dibindedir. evde ''kırk yaşına yakın'' iki çocuk olunca iş büyük çocuk bana düştü. aslında en lezzetli yeri tam da tencerenin dibindedir.
bu eylemi gerçekleştirenlerin düğününün kışa denk geleceği hurafesi dolaşmaktadır sağda solda. benim gibisinin düğünü yazın bile olsa o gün kar yağar bkz.da geçtiği gibi.
düğünün sonuna kadar pasta çıkmasını inatla bekleyip pastayı hak eden insanların yaklaşık yüzde ellisine tekabül eden kısmının her bir üyesi.
diğer yüzde ellisi de malumunuz üzere düğün salonunda pasta yiyen kadınların grubudur.
habere gelirsek adamın bence suçu yok, oraya kadar girdiyse pasta da yiyebilir, suçlu olan eğer alınmasında sakınca varsa davetiyesizleri salona alandır.
sonra adam da nasiplensin işte pastadan belki bir hayır dua edecektir ve bu dua gerekli bir yere ulaşacaktır.
#32sc deki dip notun kime gittiğini çözümleyemedim.:)
kuru fasulyede acı pul biber
nohutta acı pul biber
barbunyada acı pul biber
patates yemeğinde acı pul biber
kırmızı mercimek çorbasında acı pul biber
...
benim algoritmayı anladınız sanırım.
ilkokul yıllarımda yazın köyümüzün sokağındaki müşterilerim.
durum tamamen sembolik, çekirdek dedem tarafından alınır, satıcı ben, alıcı köyün diğer çocukları, köyün diğer çocuklarının maddi destekçisi dedem. bir para trafiği dönüyordu ama hiç zengin olamıyordum.:) ilk yatırımı yapan rahmetli dedem azıcık beni ticarete sokmaya çalışmış olmalı. gerçekten para kazanma ''tarafımca'' hak getire. dedem beş kilogram çekirdeği yedi milyon liraya alırdı ve tesadüf o ki bu poşetten yetmiş bardak çekirdek çıkacak bardağı da bulmuş. bardağı yüzbin lira. çekirdek bitince elde yedi milyon olurdu yine bir poşet çekirdek... bu döngü yaz tatilinde üç dört defa gerçekleşirdi.
sonuçta ''çocuk ben'' ticaret yaptım, dedem sevabını aldı sanırım, köyün çocukları da nasiplendi...
olay çeyrek asırdan fazla zaman önce olmuş olup ''zaman aşımına'' uğramıştır sanırım, maliye incelemez inşallah.
aramızda kalsın. (zaten gelir elde edemedim dedim ya.)
1. | sıdıkahanım | |
2. | semraa-91 | |
3. | burgulukalpler |
Takip edilen yazar yok. |
enerji yenilemez bence, konuyu yenilebilir enerji kaynakları olarak ele alırsak:
bal
reçel
pekmez
şeker
konuyu yenilebilir enerji (mağlup olabilir anlamında) olarak da ele alabiliriz.
birkaç hafta önce televizyonda canlı yayına çıkmış olan muhterem sanatçı.
kibar, samimi, duygulu konuşmalarıyla kalbimizdeki yerini perçinledi. endülüste raks (zil şal ve gül) şarkısını bana göre en iyi söyleyen kişi. uzun ve sağlıklı ömür diliyorum kendisine.
anne kişilerinin hedef olduğu konu.
belki de nesilden nesile çocuklar gitgide daha uslu versiyonda geldiğinden anneleri dur demeye gerek duymuyordur, olamaz mı? zira z kuşağı ve sonrasının mükemmel olduğu iddiasında bulunan şahıslar hiç de azımsanmayacak sayılara ulaşmıştır. iddialara göre dünyayı kurtaracaktır bu z kuşağı, dünyayı kurtarma gücü yüklenen bu kuşağa mensup çocukların kendilerine dur denmesini gerektirecek eylemleri gerçekleştirebileceğini bir y kuşağı mensubu olarak ben pek düşünemiyorum.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |