Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
İDAL*Bu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Bazı şehirler vardır... Siz farkında olmadan sinsice içinize, düşüncelerinize... ruhunuza işleyen. Aynı gökyüzüne bakarken farklılıklarını insanların beyinlerine ilmek ilmek işleyen, iz bırakan ve puslu bir ruha sahip olmanıza neden olan şehir/ler...
Düşünmüşsünüzdür belki siz de; şehirler mi insanlara benziyor, insanlar mı şehirlere?
Anladım ki; her ne kadar kabul etmesem de şehir; insanları kendine benzetiyor(muş).
Maalesef...
Aman kimse görmesin, elalem ne der!
Sanki yanlış bir şeyler yapıyormuş hissi insana en çok koyan yanı.
Bu, benim hayatım... İsteyen istediğini düşünür!
Demek sözde kalıyormuş...
... keyifsizlik, stres hali, gerginlik, mutsuzluk... ruhunda gezinirken karşınızdakine de aynı huzursuzluğu hissettirmenin dayanılmaz sancısı!
Evet, ben bu şehre ait değilim! diyesiniz geldiği anlar.
Küçük şehirlerde... insanlar da küçük düşünüyor...
Küçük beyinler... at gözlükleri, dar bir bakış açısı...
Alabildiğine dedikodu!
Gel nefes al bu şehirde! istersen iki kez aynı caddeden geç! (sıkıyorsa...)
Boğuluyorum(z) bu ıssız şehirde... nefes alamıyorum/z gri gökyüzünde. Konuşamıyorum/z bu şehrin insanları ile!
Tanım mı; adı beş harften öteye geçemeyen, ruhsuz, mutsuz... daracık beyinleri de içinde barındıran bazı yerleşim birimlerine verilen kandırmaca.
Mutsuzluk... belki de tek tanım.
Öyle işte...
Tereddüd üzerine kurulan ve bunu farklı hayatlar üzerinde değerlendiren yazarın, hikayenin sonunu da yine gizemli bir anlatımla sonlandırmayı tercih ettiği romanı.
Safa, bir şekilde romanlarında ya ana karakter vasıtasıyla ya da yardımcı karakterler üzerinden düşüncelerini, eleştirilerini ve fikirlerini okuyucuya aktarmakta. Burada da ana karakter üzerinden gerçekleştiriyor. Farklı karakterler ve her birinin farklı yaşam tarzları üzerinden tahliller yapmakta, bir hayat felsefesi çizmekte.
Hayattan bir kesit, kurgu içinde kurgu.
Ne anlatsak... ne yazsak, nasıl batırsak... nasıl gün yüzüne çıkarsak, bilemedim.
(tebessüm)
Ama ama... ama, bu gün özel bir gün ve ben de es geçmek istemedim. Belki uzun uzun anlatacağım, belki kısacık sürecek bilemiyorum...
Tanıdığım, yokluğunu hissedeceğim nadir insanlardan...
Çok şey öğrendim kendisinden, ruhuma... dostluğuma bir renk kattığı için, sonsuz teşekkürler. Her insan bir dünya ve o dünyadan her şeyi alamasan da mutlaka tek bir şey vardır alabileceğin... derler. Bu dünya; rengarenk... renklerim eksikti, bütün renklerini (ç)aldım diyebilirim...
Hiç ses etmeden... sessizce dünyanıza girer ama siz fark etmeden birçok şey katmış olur size... Zaten bana ses çıkar(a)maz...
(tebessüm)
Beni gülümsetebilen nadir insan;
İyi ki varsın, iyi ki...
...
Söz verdim kendime; bu gün ama sadece bu gün güzel davranacağım!
(tebessüm)
Bazı kişileri ihbar edeceğim başlık oluyor kendileri...
Kimden başlasam bilemiyorum, hoş bkz'ler de istediğim sırayla değil kendi isteklerine göre sıralanıyorlar ya, benim de dert ettiğim şeye bak...
herkes ayrı bir hava zaten...
Ben de dahil.
(tebessüm)
1. | zeynepözkan788 | |
2. | yaralı-bir-öykü | |
3. | tesel-ya | |
4. | sözlükmoderatörü | |
5. | sim.ya | |
6. | SevkiSevilesin | |
7. | Seval88 | |
8. | Radore | |
9. | Mrs Bahar | |
10. | microoop | |
11. | Mehmet Balci | |
12. | med-czr | |
13. | leyal'lal | |
14. | kuymak616161 | |
15. | koray-7 | |
16. | kimkin | |
17. | ice.man | |
18. | Herturluyazar | |
19. | gubaz | |
20. | Gönül uykusuz | |
21. | ffuzuli | |
22. | EtemSEL | |
23. | englshtchr | |
24. | endoplazmikmemurum | |
25. | çağındeniz | |
26. | caf caf | |
27. | buşra | |
28. | bolsuic | |
29. | @kıvılcım | |
30. | *aziyade* | |
31. | **sude** |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |