Türkiye'nin memur portalı

dudak renklendiricisi.

1950 yıllarında ruj akımı başlamış dünyada ve özellikle kırmızı ruj. elizabeth taylor gibi yabancı aktristler başı çekmiş bu konuda. hatta makyaj yapmak zenginlik belirtisi olduğu için, bu ünlü aktrist film setinde çalışan kadınların kırmızı ruj sürmesini yasaklamış. bu yasaklamayı, yıldız kaprisi olarak değerlendirmek istiyorum.

son gelişmelere göre cesedi özel kimyasallar ile eritilip, kanalizasyona atıldığı iddia edilen gazeteci. türk savcılarda artık cesedin aranmayacağını belirtmişlerdi. sonuçta bir ceset yok, arasak da nerede bulacağız.

insan demeye bin şahit isteyen kişilerin, sırf egolarını tatmin etmek ve para kazanmak adına yaptıkları işkence. hayvanlar kendi doğasına uygun davranıyor ama bu insanlar neye göre davranıyor acaba. insan desen değiller, hayvan desen hayvanlara hakaret olur. aslında bunları da bir kafese koyup, birbirlerini öldürmelerini izlemek vardı.

boşanma davalarında kadınlara bağlanan bir nevi maaş.

bu nafaka işi ise iyice suyu çıkarılmış ve artık günümüz şartlarına uymayan bir durumdur. ne kadar kadını korumak amacı gütse de, genelde kötü amaçlara maruz kalan bir işlemdir. bir kişi boşanıyor ve boşandıktan sonra boşandığı kadına yıllarca para ödüyor ve bu sırada evlenmişse, bir de ailesine bakmak zorunda.

bazı kadınlar sırf bu nafakayı almak adına, resmi nikahsız birliktelik yaşıyorlar ve eski eş hala nafaka ödüyor. bu adaletsiz sistem için bir çare bulunmalı.

deyimlere konu olan kuş. nasıl bir kuş olduğu konusunda bir bilgim yok, hatta hiç görmemiş bile olabilirim. baykuş türü bir kuş olduğu için ünlü deyime konu olmuştur, büyük ihtimalle. kara kara düşünen kişilerin benzetildiği düşünceli, karamsar, efkarlı kuştur ayrıca kendileri. acaba hayvanın bu durumdan haberi olsa, bizi anlayabilse ne demek isterdi acaba. hz.süleyman yaşasaydı bize anlatırdı ama o döneme denk gelmedik.