Türkiye'nin memur portalı

beni tarif eden konu.

takmıyorum, takmak da çok hoşuma gitmiyor. başkalarının bileğinde görüp, ara ara heveslenip takıyorum ama uzun sürmüyor. sehpanın üzerinde duruyor duruyor duruyor. sonra bakıyorum çok fazla burada kaldı deyip, kutunun içerisine koyup, kaldırıyorum.

cumhurbaşkanı yardımcısı olduktan sonra sık sık yozgat'a gelmeye, toplantılar düzenlemeye başlayan kişi. yalnız bizler bu filmi daha öncede alasıyla görmüştük. bekir bozdağ, neredeyse her hafta burdaydı, eski sinema da akp üyesi kişilere birşeyler anlatır dururdu. peki bizler bunları görürmüydük, şikayetlerimizi bildirirmiydik. sanırım bunlar bizlere pek hak değildi. koskocaaaaa milletvekili gelmiş, bizim derdimiz tasamız da neymiş demi.

yerel seçimlerde bizi kaybetmek istemeyen bir sistemin oyunu olarak görüyorum. geliyorlar ama bir şey yaptıkları yok. bu zamana kadar cumhurbaşkanının yanında çok fazla yozgat'lı oldu ama biz şehir olarak hiçbir hayrını görmedik. şuanda her yere millet bahçesi yapılıyor ve sadece bahçe diye geçmemek gerekiyor. büyük projeler kuruluyor bunun üzerine ama bize layık olunan ise eski çay bahçesinin sağını solunu kazarak bir şeyler sunmak oldu. fuat oktay gelmiş ya da başkası artık yavaş yavaş bizler sizin yanınızda durmayacağız gibi.

Pazartesi günü yozgat'a gelecek olan cumhurbaşkanımız.

hiçbir şekilde belediye kaybetmek istemeyen sayın erdoğan'ın, sonunda halka hitap edeceği bir miting olacak. uzun zamandır yozgat için kuru vaatten başka bir şeyi layık görmeyen başkan bizim ilimize gelecek. hoş gelsin, sefalar getirsin ama boş vaatlerle gelmesin. yine hızlı tren, havalimanı demez inşallah. artık bu bitmeyen ve bizi kandıran sözlerden sıkıldık.

teknolojiye yenilmenin sonucu olan durum.

herkesin elinde akıllı telefonlar olduğu sürece kimse saat falan sormaz. eskiden saati öğrenmek için kolunda saat olmalıydı. şimdi ise öyle mi, dakika dakika ilerliyoruz. çünkü gözümüz ve elimiz telefondan gitmiyor.

iki aydır falan doğru düzgün bakmadığım uygulama.