Türkiye'nin memur portalı

kime neye, niye yazmış acaba diye sorgulatan cümle.

peki bu deli gibi yazmaların sonucunda neler olmuş. kim vurulmuş, kaç yaralı var, kaç sezon. bunların hepsi havada asılı vaziyette. hikaye yarım kalmış, arkası yarın mı desek. devamını merakla bekliyoruz. (dil çıkaran emoji)

şirket yetkilisine ait belge.

noterde onaylatılarak resmi belge halini alır. bir çok resmi işlemlerde istenen ilk belgelerden biridir. çünkü çek verilmesi, hesap açılması gibi işlemlerde açacak kişinin imzasının teyiti şarttır.

bir dönem bankalardan kredi çekmek isteyen çalışanlardan da isteniyordu ama şimdi isteyen yok. tabi neden isteniyor bu belge anlamış değilim. sonuçta işveren kefil falan olmuyor çalışanına. tek kefilliği çalışanı olduğuna dair ücret bordrosunu imzalamak.

oy pusulasının çarşaf gibi olmasına sebep olan partiler.

hangi arada kurulurlar ya da kuruldular, hiç bir şekilde bilgimiz olmayacak. hatta oy pusulasında göreceğiz ve düşünmeyeceğiz bile. çünkü oy kullanmak için bekleyen kişiler vardır. onları bekletmemek adına istediğimiz partiye ya da kişiye oyumuzu verip çıkacağız.

kişi kelimesini özellikle yazdım. biz millet olarak yapılan işlere göre değil de, partinin başındaki kişiye göre oy veriyoruz. falancayı çok beğeniyorum (kadınların bahanesi), düşünceleri bana uyuyor, masaya vurdu mu ses çıkarıyor vs. sebeplere bağlıdır.

bütün çabalara rağmen hala sonuç elde etmemeyi ifade eden söz.

bazen çabalarsın, uğraşırsın, elinden geleni/gelmeyeni yaparsın. fedakarlığın alasını yaparsın. atılan ateşli oklara su dökmeye çalışırsın. kimi zaman ellerin yanar, kimi zaman..

yine de elde kocaman bir hiç varsa karşılığında vazgeçmek, bırakmak en iyi yoldur. gittiği yere kadar, yansın elimde tuttuklarım dersin ve "olmuyorsa olmuyor" kelimelerini eklersin sonuna.

İsmi bile yabancı olan indirim günü. Hristiyanlar kara cuma diye o günde indirim yapıyorlar ve bizlerde bunu sorgulamadan direk atlıyoruz. Kara cumadan dolayı tepki verildiği için ismi ülkemize göre muhteşem cuma diye uyarlanmış.

Bu indirimlerin gerçekleri yansıtmadığı aşina ama nedense gidiyoruz indirim var diye. Nasıl bir beyin yıkama var bu indirim kelimesinde anlamış değilim. Şişirilmiş fiyatlara bakarak; aaa ne kadar indirim yapılmış, çok ucuz, hemen alalım. At sepete anında.. bir de sepete atamadıklarımız var, renk yok, beden yok.. bu indirimler yüzünden bazen hiç ihtiyacımız olmayan ya da hiç sevmediğimiz bir renk eşyayı alacağız.

Yarın çok tehlikeli bir gün haline geldi. Akşamdan kredi kartlarını birilerine verelim. Nakit varsa onu da verelim. Sonrada yalvarsak da, ölsem de kesinlikle verme diye tembihleyelim. Yoksa bayağı bir zarara girebiliriz, bu indirim ışıltısında.