Türkiye'nin memur portalı

türkiye'de bulunan genel kanı.

bu kanı o kadar işlemiş ki bizlere; dizilerde bile arkadaşız, kankayız diyen kişilerin bir süre sonra birbirlerine aşık olduklarını, evlendiklerini gösteriyorlar. biz de bunları gördükçe ve çevremizde bile bu tarz örnekler olduğu için, olamaz demek ki, bir süre sonra duygular içeriye girer diye düşünüyoruz. yoksa gayet güzel arkadaş olunabilir. sadece bizlere gösterilenler yanıltıyor diyelim.

yenir mi yenmez mi, nasıl yenir diye kararsız kaldığım yiyecek.

yanından geçerken kokusu çok güzel geliyor ama yerken aklıma neler gelir bilmiyorum. öncelikle nasıl temizlendi, yıkandı bunları bile sormak isterim.

denemek isteyip bir türlü denemeye cesaret edemediğim oluyor kendileri. yanıma bir arkadaş bulup, denemem lazım ama benim gibi birisi olmalı. seven zaten ayıla bayıla yer.

fenerbahçeli taraftarın soyulup soğana çevrildiği gece.

fenerbahçenin kasası boşaldı herhalde halktan çıkarmaya çalıştı. bu nasıl bir mantıktır ki, bir çok kişi de çekinmeden 20 tl'yi bayıldı.

değer mi?

değeceğini düşünmüyorum. milyon dolarlık futbolcular bunu hak ediyor mu, adam gibi bir futbol oynasaydılar düşme potasında gezmeyecekti. insanlarda bu futbolcuların ücreti ödensin diye destek oldu resmen.

belki insanlar ev ya da araba kazanırız hayaliyle gönderdi bu sms'leri ama kazın ayağı öyle değil.

"kendini ne sanıyor acaba", "etmezsen etme, bizde bir daha yazmayız" tarzı söylemler eşliğinde gerisin geriye dönüş yapmamıza sebep olan mesaj türü. bunun bir gideri var, sonuçta kişi tanımadığı kişiler ile görüşmek falan istemiyordur ama diğeri çok pis çarpıyor. arkadaş eklemek istiyorsun ve kocaman bir mesaj karşınızda; dur, bekle, çekil, kaybol vs. anlamlar taşıyan ve kapının önüne gelip de eve alınmayan sokak kedisi gibi kalıyorsun. nasıl ben onu ekleyemem, hani iyiydik, hani güzeldik, ne oldu peki. Ondan sonra mesaj atıp niye beni eve almıyorsun, ne yaptım diye ağlama modunda yazma falan. bunlar editörlerin de başına geliyor, sanmayın ki; her yere ulaşabiliyoruz. (dil çıkaran smile, gülücük)

göz rengim.

bir ara takıntılı hale geldiğim renk aynı zamanda. sürekli kahvenin tonlarında bir şeyler alıyordum. sanırım bir dönem bu tarz renklerin etkisinde kalındığı oluyordur ve sen diğer renklere bakmazsın bile. askıda gördüğün anda o sensindir, başkalarını görmezsin bile. yalnız şimdi düşündüm de; kahve tonlarında pek bir şeyim kalmamış.