Türkiye'nin memur portalı

"Al (kırmızı) olsun üç kuruş fazla olsun",

"Lacivert olsun benim olsun",

"Yeşil olsun yanımda bulunsun",

"Siyah olsun bir kenarda dursun" mottolarını benimseyerek aldığım herşey.

Kişinin oynamaktan keyif aldığı oyun türüne bağlı olarak değişen "en iyi" dir. Doğal olarak kişiden kişiye değiştiği gibi, aynı kişi içinde değişebilir. Yine de bir sıralama vardır.

98' de Caesar ile Bilgisayar oyunu oynamaya başladım. yıllarca gece-gündüz her fırsatta bu oyunu bıkmadan usanmadan oynadım. Ardından Civilization, rise of nations, age of empires gibi oyunlar geldi. devam serileri de olan Bu oyunlar içinde dönüp durdum. Fakat 6 yıl önce aslında çok eski tarihli bir oyunu Skyrim' i keşfettiğimde artık diğer oyunları da bir kenara bıraktım. Skyrim, efsane coğrafyasıyla soundtrack' ı da olan efsane müzikleri ile beni dünyasına çekti ve skyrim vatandaşı oldum.

Oyunun görev hikâyeleri oldukça çocuksu fakat alt metinleri okumayı becerebiliyorsanız ya da hayal gücünüzle alt metin tamamlayabiliyorsanız skyrim inanılmaz sofistike bir oyun.

Ata binip saatlerce skyrim' de dolaşabilirsiniz. Avlanabilir, meftun dedikleri iskeletler ile mahzenlerde, örümcekler ve vampirler ile mağaralarda savaşabilirsiniz. Kendiniz vampir olup vampir gibi bir tabut içerisinde uyuyabilirsiniz. simya-büyü yapabilir,bir ejdereha ile uçup ejderhaları öldürebilirsiniz. Oyunun şiddet içeriği olduğunu kabul etmeliyim. Çünkü bir suikast görevi bile var. Ben o görevi hiç almadım.

Ama öyle ya da böyle Gün içerisinde Skyrim' de her türlü şiddete bulaştıktan sonra kendi yaptığınız ya da satın aldığınız evinize gelip yanan ocak ateşinin başında oturabilirsiniz. Şehirdeki bir hana gidip orada uyuyabilir, insanlar ile dedikodu yapabilir yine aynı handa müzik dinleyebilirsiniz. Karlı bir dağın tepesine çıkıp- atınızla bile çıkıp- skyrim' i tepeden izleyebilirsiniz. Hiçbir oyunda skyrim' deki gökyüzünü göremezsiniz. Ben görmedim. çift dolunayın olduğu ve dolunay ile aydınlanmış skyrim yollarında ya da kuzey ışıklarının dans ettiği bir gecede suya düşen yakamozları da takip ederek inanılmaz bir gerçeklik hissi ile yürüyebilirsiniz.

Skyrim'in bütün bu özellikleri beni kendisine bağlasa da bu oyunda hep bir şeylerin eksik kaldığını düşündüm. İsterdim ki skyrim' de kendi yerleşim yerimizi kuralım, belirlenmiş bir kaç yer dışında istediğimiz yere ev yapabilelim. Elimizi kana bulamadığımız zamanlarda Sakin bir skyrim vatandaşı olarak tarlamızı ekelim biçelim.

İşte bu özellikleri taşıyan bir oyunu da 2 yıl öce keşfettim. Medieval Dynasty. Ortaçağda, feodal bir dünyada kendi köyünüzü kurabiliyor, köyünüze vatandaş alabiliyor, tarım-hayvancılık ve türlü üretim faaliyetlerinde bulunabiliyorsunuz. Hikâyeleri yine çocukça. Mantık hataları bile var. Herşeyi odunla, kalasla yapabiliyorsunuz ama ufacık bir nehre iki kalas koyup köprü yapamıyorsunuz. Oyun sürekli güncelleniyor, yeni şeyler ekleniyor da hiçbir işe yaramıyor. kartopu yapabilsem ne yapamasam ne. Kardan adam ve kartopu yapmayı eklemişlerdi.

Oyun yazmak gibi bir yeteneğim olsaydı, kendi en iyi oyunum: Skyrim ile Medieval Dynasty' nin kombinasyonu olurdu. Skyrim' in haritasına ilmek ilmek Medieval dynasty dokurdum.

Güncel olarak fırsat buldukça Medieval Dynasty oynuyorum. Kuzey aşkı ile Yaza doğru tekrar bir skyrim macerasına başlarım.

Saçı ve sakalı olanların "herşey bizden sorulur" dediği bir çağda saçı da sakalı da olmayan faniler tarafından söylenmiş sözdür.

Saçlı-sakallı olmak Hesiodos' un yaşadığı çağda hiçte makbul bir şey değildi. ve saçı-sakalı olanların sözünün dinlenmesi gerekmiyordu. Aksine Hesiodos' un mitosuna göre; ne zaman ki yeryüzüne aksaçlılar hakim olur - biz bunu genişleterek saçı-sakalı olanlar diye okuyalım- işte o zaman yeryüzünü kötülük kaplar.

Yaşlılık, tecrübe, olgunluk ile özdeşleştirilen beyaz (ak) saçlı olma hali; rüyada aksaçlı-ak sakallı dede görmek v.s Bütün bu detayları biri gidip Hesiodos' a anlatsaydı, hesiodos bunların hiçbirini hayra yormazdı. "İşte!" derdi "işte sözünü ettiğim kötülük şimdi zuhur etti!"

Nitekim Antik çağın önemli felsefi ekollerinden biri olan Pythagorasçılıkta makbul olan "kel" olmaktır. Antik çağ insanı kıldan tüyden meseleler ile uğraşmıyordu, kıla-tüye de hiçbir anlam yüklemiyordu.

Başta göz makyajı olmak üzere yüzdeki makyajı en pahalı makyaj çıkarma köpüğünden, yağından ya da suyundan çok daha iyi temizleyen şampuandır. herhangi bir bebek şampuanı dalin gibi etkili oluyor mu? Olmuyor. Dalin'in yapısı, dokusu ve kokusu gerçekten farklı.

Yanı sıra hiç makyaj yapılmıyor olsa bile yalnızca gözleri bebek şampuanı ile yıkamak gözlerdeki yanma-batma-kaşıntı hissini ortadan kaldırıyor. Kirpiklere ve kaşlara verdiği parlaklığı da ekliyorum. Reklamını doğrulayan şampuan.

Köpeklerin aksine göz göze geldiğimizde (benden) kaçacak yer arayan, kendilerini sevmediğim için bunu hissedip benimle ilk görüşte aşk yaşamayan canlı türüdür.

Bir kedinin bir güvercini tam uçmak üzereyken zıplayıp 1 metre havada yakalayıp yediğini gördüğüm günden beri kedilerle arama mesafe koydum.

Sokak kedileri yalnızca böcek, fare yemiyor. Pusuya yatıp güvercinleri sinsice gözlüyor ve onları avlayıp yiyor. Kedilerdeki bu sinsilik hali benim için tahammül edilemez boyutlarda. Bu nedenle yolda yürürken karşıma çıkan bütün kedilerin gözlerinin içine "vahşi katil!" dercesine bakıyorum ve bunu fark eden kedi 1 metre uzağımdan kaçıp ya bir duvarın arkasına ya da arabanın altına saklanıyor. Tom, jerry' nin peşinden koşup tüylerini yolarken bunu seyredip eğleniyorduk ama gerçek hiçte eğlenceli değil.