Türkiye'nin memur portalı

hiç tevazu göstermeyip, iyi olduğum oyundur...dediğim oyun.

finalinde tavlayı kapayıp, rakibin koltuk altına kıstırıp gönderilmesiyle ünlü oyun.

akabinde söylemesi ayıp, "öğren de gel" derler...de bendeniz söylemem. ( göz kırpan emoji )

söylediklerinin veya yazdıklarının çoğunluğu boş sözleri ihtiva eden,sırf söylemiş veya konuşmuş olmak için konuşup-yazan; böylesi tiplerden olunmaması yolunda üzerine bir dolu atasözü-özlü söz söylenmiş; toplumda pek saygınlığı bulunmayan, insancık tipi.

vadideki zambak, uzun yıllar öncesinde okuduğum ve yazarın akışkan-edebi diline hayran olduğum eseridir.

konusu; iki çocuk annesi ve kötü bir çocukluk döneminden geçmiş, yalnızlık çeken hasta , tedavisi dolayısıyla kırlara gönderilmiş genç bir adam. ve bu iki mutsuz insanın yalnızlıklarını paylaştıkları süreç içinde gelişen ve boyut değiştiren aşkları anlatıyor... her türlü duygu yoğunluğunun yaşandığı (aşk, inanç, annelik, fedakarlık, günah, ihanet, çocukluk vb. ) ve doğa betimlemeleri şahane? mektupları ve mesajlar önemli...sürükleyici bir roman.

kitapla ilgili ilginç olanı ise honore de balzac'ın kimi çevrelerce başyapıtı sayılan bu eserinin, ilk yayınlandığı yıllarda hemen hemen hiç ilgi görmemiş olması.

kitap/romanı tekrar okuduğunuzda ise yazarın/eserin farklı mesajları olduğuyla, hatta yazarın kendisi, eşiyle yaşadıkları ve iç dünyasıyla karşılaşabiliyorsunuz. (ayrıntılarda gizli )

ankara'da odtü'de verdiği bir konserinde kendisini dinlemek şansını buldum. vatanına hasret "kemanı ağlatan adam" diye bilinen, mükemmel bir keman virtüözü farid farjad. ayetullah humeyni?nin islam devrimi, müziği yasaklanması nedeniyle 1978?de ülkesini terk etmek ve a.b.d. vatandaşlığını seçmek zorunda kalır. sanatçının ülkesine olan özlemini dile getirdiği özlü sözlerinden biri şöyledir; "uçmayı öğrenmeden göçmeye mecbur kalmış bir kuş gibi kalbimiz?"

konseri sırasında üstad ;" türkiye, ülkem kokuyor. ama ülkem burası kadar şanslı değil. sizin babanız, atatürk?ünüz var. umarım bir gün benim ülkem de bu kadar şanslı olur.?demişti.

özetle, ülkemizde binbir güçlüğe rağmen hayatta kalmaya çalışan kadınlarımızın, hiçbirimizin can güvenliğinin olmadığının yasal-resmi itirafı niteliğinde bir açıklama.kadınlar, savunmasız... kadınlarımız öldüğüyle kalıyor, üzülerek yazıklar olsun diyorum...23 kez başvurularak, yardım çığlıkları atmış bir kadına sahip çıkamayan,canını kurtaramayan bir güvenlik-adalet sistemi, neden bu çığlıkları duymamış,duymazdan gelmiştir...sorgulanmalıdır...dediğim başlık.