Türkiye'nin memur portalı

ilgilisinin, mahsup işlemlerini -nedense artık bilinmez - çoğu zaman geciktirdiği için muhasebe işlemlerinde sıkıntı yaratan ön ödemedir.

çelik'ten hercai,demet sağıroğlu'ndan kınalı bebek, rahmetli kerim tekin'den kar beyadır ölüm ellerinden gülüm, deniz seki'den kop gel günahlarından, yoncimik'den bandıra bandıra , mirkelam'dan her gece, seden gürel'den çalkala hadi adamım, tarkan'dan unutmamalı- gül döktüm yollarına, ezginin günlüğü'nde düşler sokağı, candan erçetin'den umrumda değil şarkılarını dilimize dolayıp gezdiğimiz yıllardı, 90'lı yıllar...

figan sevdasıdır deli bülbülün

bülbüle tuzaklar kurulur mu hiç

avcılar, avcılar zalim avcılar

bülbüller zincire vurulur mu hiç

seherle iner gülün üstüne

feryat figan eder gülün üstüne

yazın günahlarını benim üstüme

bülbüle günahı sorulur mu hiç

dereler yukarı akar mı sandın

ateş, her zaman yakar mı sandın

bülbülü şahinden korkar mı sandın

bülbüle yiğitlik sorulur mu hiç

al gülün üstünde al kan onundur

öter paralanır canı sebildir

bülbüller susarsa senin sonundur

şarkıya prangalar vurulur mu hiç

söz ve müziği savaş bağcan'a ait bir selda bağcan şarkısıdır.

https://www.youtube.com/watch?v=5sNbov6c10I

tulum ve kemençe karadenizin dalgası, asi dağlarının rüzgarı gibidir. sesi duyulmaya görsün, karadenizlinin damarları şahlanır, nabzı yükselir, yerinde duramaz olur ve kıpır kıpır kıpırdamaya başlar. zira horona davettir tulum sesi.

"üflemeli bir çalgıdır tulum/gayda. deri, nav ve ağızlık olmak üzere üç kısımdan oluşmaktadır. deride hava depolanır ve deriye koltuk altından bastırılarak nav kısmına hava gitmesi sağlanır. sonra da nay ise ezginin çalındığı bölüm olup analık ve dillik adı verilen iki kısımdan oluşmaktadır."

doğu karadeniz turuna katıldıysanız bilirsiniz. uzungöl'de, zilkale'de, ayder yaylası'nda, karagöl, sümela manastırı yokuşunu tırmanırken, mutlaka tulumuyla/ kemençesiyle; gizemli, tılsımlı, mistik bir ezgi sizi karşılamış ve horona eşlik etmeniz için vesile olmuştur.

anneye katkısı olmayan kızların, kendilerini aristokraside karşılık bulup avutma tanımı,

"tembel/im/dim "demiyorlar da. -gülücük-