Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

Omayraaa

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

249 entry 265 konu hiç puanı yok
26.11.2024 15:16 son işlem tarihi takip etme takip et

matmazel noraliya'nın koltuğu

Anti-Kahramanimiz Ferit..

Ben çok sevdim, Türk Edebiyatının önemli ve pek de övülmemiş psikolojik romanı. 1949 yilina göre hem Aydın bir insan için hem de pozitivizm ile hemhal olacak için dogu ile batı arasinda sıkışmanın yaydığı ve sapma yarattığı enerjinin kendisi açisindan eleştirisi ve kayması benim için tatlı ve arkaik duygularını ele veriyor. Çünkü bir yandan materyalizm ile içsel bir keşif yasayan öte taraftan Selma ile olan muhabbet..

Bilinç akışı tekniği ile ara ara zirvede ara ara durağan olan tezli romanı. Ben bu tarz teknik ile yazılan metinleri genel olarak çok severim. Kurgudan ziyade olay örgüsü etkiler beni. Yani burada mistizm ya da yaşadığı apartmanın bir iç dünya olarak nitelersek günlerinde hem metafizik hem de bilimsel olarak aktarırken ekonomik, politik, felsefi, psikoloji, sosyolojik içerik kullanır.

"delilik süphesiz aptalliktan iyidir. Delilik var olmus bir zekann yok olusudur, aptallik var olmamis bir zekarin var olmamaya devam edisidir. Deliligin hic olmazsa mazisi sanh Aptallığın şerefli bir tarihi bile yok.

Güldürmüştü.

07.11.2024 17:18
  1. supporters harikalar diyarında

    Hoş bulduk..

    Engels'ten mülhem oblomovluğun hatta pesimistliğini kökeni mantar etkisi..

     
  2. Ruhlar evi

    Isabel Allende..

    Bittiğinde elimi nereye koyacağımı kestiremeyecek denli bir boşluğa attı. Muazzam bir roman..

    Kurgusu çok tutarlı olunca her şey damıtılmış güzel bir şey gibi ilerliyor. Marquez sevenleri okudukça tatmin edecek ve o tadı verecek bir yazınsal..

    Genelde kuşak aktarım ve dönüşümlere bu şekli ile şahit olmak beni çok mutlu eder. Büyülü bir gerçeklikle vermesi de yazarın yazı üslubunu ele veriyor.

    Bazen kendini bulduğun karakter ve durum hatta sosyal-siyasal-sınıfsal ile özdeşim kuruyorsun. Çok uzak bir coğrafya ve kültür olmasına rağmen birçok yaşanılanı aynı tezahürü ile yaşamış olmak yer yer şaşırtıyor.

    Dolayısıyla zihinsel bir yakınlık ve aksi bir uzaklık gelgitleri oluyor. Toplumsal cinsiyet, feodal kodlar, sınıfsal çatışmalar, siyasal bunalımlar, dönüşümler, ölümler, aşklar, devrim, karşı-devrim..

    sanki kadınlar okusa daha hoşuma gider diye düşünüyorum.

    Clara'yı sevdim; ailede tüm deliliğin tek kişide toplanmadığını söylemişti istemsizce gülmüştüm.

    giriş ve bitiş sözü aynı; 'barrabas bize denizden geldi.'

     
  3. supporters harikalar diyarında

    Halüsinojen etkisi gösteren mantar tükettiyse bu ara..

     
  4. kendine ait bir oda

    Hermenötik bir şey olduğunu düşündürtmeden yazacaksam toplumsal cinsiyet meselesini ekonomi-politik üzerinden net ve keskin ifade edecek bir yazın..

    Feminizmi hali hazırda erkek düşmanlığı ve dilediğince seks yapmaya indirgeyen fikriyatsızlığa kadının edebiyattaki yerini anlatırken sosyal sözleşmeler içinde sınıf hegemonyasını karşının yüzüne fırlatmış Woolf ablamız.

    Tabi ne kadar anlaşılırsa..

    Yani kadın da parası olmadığı için üretim ilişkilerinin sonucunda konumlandığı yer itibari ile herhangi bir dönem veya tarihte herhangi bir şeye çabuk atılamamıştır.

    Bu kadar..

     
  5. kendinize bir kızılderili ismi verseniz

    'Biteviye okuyan karanlık saçlı buz kütlesi..'