Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
sofestaiBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
dünyada saf iyilik ve kötülüğün olmadığını anlayacak kadar yaş yaşayınca, yani sınırların bir çocuk filmindeki kahramanlar gibi keskin çizilmediği reel dünyanın farkındalığına vardıkça, insan kendi ruhunun karanlık yönlerini de görmeye başlıyor.
her insanın içinde var iyilik ve kötülüğü temsil eden hasletler.
Bir Kızılderili hikayesinde geçtiği gibi; iyilik ve kötülük içimizde sürekli mücadele edip durur. Ve biz hangisini beslersek o kazanır mücadeleyi...
konuda geçen cümle de bu şekil bir muhasebenin eseri, kendini bilen bir insana ait olabilecek sözmüş gibi geliyor bana...
gayet normal sağlıklı insan evladıdır.
sanki tüm öğünlerde bir buçuk bir buçuk lüpletiyor diye önyargılara garkolmayalım hemen. belki kız sabah kahvaltı etmemiş, öğle yemeği sırasında işleri dolayısıyla yemeğe çıkamamış, ikindi vakti bulduğu arada akşam yemeğini de birleştirdiğini düşünüp yemiştir.
noldu, çok mu ütopik geldi anlattığım olay? var böyle insanlar, hem de çok fazla.
örneğin gittiğim kuafördeki kız, müşterilerden fırsat bulacak da yemeğini yiyecek, hele bayram arefeleri o kadar yoğun çalışıyor ki, bir öğün yiyebiliyorsa şanslı sayıyor kendini.
bildiğin aşk mübadelesi...
karakter ve ahlaki sıkıntıları olduğu aşikar. bu kadar genişlik batı toplumlarında tamam da, bize birkaç beden büyük kaçar.
buyrun benim...
çayın kendi tadını seven insandır. asıl tiryakiler bence onlardır, şekerli suyla kandırmıyorlardır vücutlarını.
bir sözlük kalemşorunun diğer yazarların anlatım biçimlerine dair yaptığı gözlemsel çalışma.
burada bir olay varmış dediler, geldik. ben de mi bir bakınız versem acaba? bir dakka önce itiraz etseydim yau...
ben öyle yazmazdım sayın yazar, ama emeğe saygı gülümsedim...
1. | Venn | |
2. | med-czr | |
3. | İnsallahmemurum |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |