Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

sofestai

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

2,366 entry 149 konu hiç puanı yok
13.04.2018 09:48 son işlem tarihi takip etme takip et

hassasiyetsizleşmek

duyarsızlaşmak.

manipülasyonun son aşamasıdır.

bıkkınlık veren aldanmaların duyguları köreltmesi, düşünceleri yalama etmesidir.

12.04.2018 15:56
  1. armut.com

    arkadaşlarımdan olumlu yorumlar duyup incelediğim ama henüz hizmetlerinden faydalanmadığım site.

    işçi ve işvereni buluşturan bir aracı kurum gibi çalışıyor sanırım.

     
  2. çocukların yalan söylemesi

    Toronto üniversitesi'nde sosyal biliş ve davranış gelişimi üzerine çalışan bir profesör olan Kang Lee'ye göre çocuğunuz yalan söylüyorsa mutlu olun, bayram edin!

    söz konusu profesörün araştırmalarına göre çocuk ve yalan konusunda yerleşik kanılar olan;

    -çocuklar ancak ilkokula başladıktan sonra yalan söylemeye başlarlar

    -çocuklar yalan söylemeyi beceremez

    -eğer çocuğunuz çok erken dönemde yalan söylüyorsa kişilik bozukluğu vardır

    önermeleri çöpe gitmiş.

    bu inanışların aksine;

    -2 yaş çocuklarının %30'u yalan söylüyor

    -3 yaş çocuklarda yalan söyleyenlerin oranı %50'ye çıkıyor

    -4 yaşından sonra ise çocukların %80 gibi büyük bir oranı yalan söylüyormuş.

    özetle çocuklar usta bir yalancı ve biz yetişkinler onların yalanlarını yakalayamıyoruz diyor.

    ancak profesöre göre ahlaki değerleri bir kenara bırakarak çocukların gelişim perspektifinden olaya baktığınızda yalan söyleyen çocuğunuz için sevinmeniz gerekiyor.

    çünkü bir bireyin yalan söyleyebilmesi için iki yetiyi kazanması gerekiyor;

    1.zihin teorisi yani zihin okuma becerisi

    2.kendini kontrol etme becerisi

    bu beceriler için bir insanın günlük hayatında sıklıkla kullandığı ve hayatta kalmaları için kritik önemde olan yetiler(miş).

    bir anne olarak bilemedim şimdi bayramlık mı dayaklık mı olarak değerlendirilmesi gerektiğini. ama şu kesin bu devir öyle böyle değil, çok manyak bir dönem... hayatta kalmak için bir hayli donanımlı olmaları, üstüne bolca da şansa ihtiyaç duyacakları bir zaman.

    insan olsunlar, insan kalsınlar, mutlu yaşasın yaşatsınlar...

     
  3. bugün ne pişirsem

    kadınların her gün yeniden usanmadan kendilerine sormaları icap eden ve yanıt bulamama veya vermeme gibi bir seçeneklerinin olmadığı evrensel soru.

     
  4. Amok-usta işi

    merak ediyorum; acaba stefan zweig neden yalnız başına bir intiharı göze alamamış da her iki evliliğinde de eşlerini kendisiyle intihar etmeye zorlamıştır?

    ilk eşi friederike ile bu emeline ulaşamış ve intihardan vazgeçmiş. ancak tam kendisini güvende hissedebileceği, nazi zulmünden okyanuslarca uzakta bir ülkede ikinci eşi ile birlikte intihar ederek ölmesi... belki siz cevabını biliyorsunuzdur omayraaa, nedir bu intihar saplantısının nedenleri ve neden yalnız değil..?

    tanım:insan ruhunun derinliklerinde dolaşma konusunda gerçek bir deha olan zweig'in genç dönemlerinden beri zihnini meşgul eden intihar konusunu merkeze aldığı öykü kitabı.

     
  5. maskov87

    sözlükte entrylerin altına en çok "adam gibi adam" bakınızı veren yazar.

    gerçek hayatında da en çok kullandığı söz öbeği olmasından kuşkulanıyorum. (gülücük)

    şaka bir yana beğeniyle okuyoruz, kalemine sağlık.