Türkiye'nin memur portalı

gördüm ve arttırıyorum, pardon;

ben de sirke diyerek dilemmaya eşlik edeyim.

tanım: koruyucu özelliklerinden dolayı ülkemizde yıllardır turşu yapımında kullanılan limon ve turşunun amansız rekabeti.

Türkiye'de uygulanması yasak olan trafik kuralı... Çok samimi milletiz biz, arayı açmadan tampon tampona izleriz birbirimizi. Bazen dans eder gibi slalom yapar, çok seversek kafa kafaya tokuşturup kaza ederiz. Neymiş takip mesafesiymiş, hep batının ahlaksızlığı bunlar. O kadar mesafeye ne hacet, üç araba bir kamyon geçer safları sıklaştırmazsak aradan.

sözlüğe bir kafeterya açılması gerekliliğini göze çarpan istek.

hiç özenilesi bir davranış olarak görmediğim ve lüks olarak da değerlendirmediğim kahvehaneye gitme olayına ilişkin, bir yazar hemcinsimin fazla önemsediğini düşündüğüm arzusu...

çocukluğum sigara dumanı ve okey taşları şıkırtıları arasında memleket kurtarma sohbetlerine ev sahipliği yapan bu mekanlarda geçti. sık sık babamı almaya, çağırmaya giderdim kahvehanelere... maç günleri iyice çekilmez olur, normal nüfusunun iki üç katına çıkardı kalabalığı. sürekli espri ve alayların yöneltildiği bir iki meczup, tarihi kalıntı hüviyetinde beli bükülmüş geçmişi anlatmaya hevesli ihtiyarları, işsiz ve gelecekten ümitsiz ağzı bozuk gençleri, futbol hastası ve sürekli maç sonucu tahminine dayalı şans oyunlarıyla köşeyi dönme hayalleri kuran fanatikleri, sabah erken işini gücünü halledip bir çay iki sohbete koşan çiftçileri, esnafları... insan çeşitliliği kadar renkli mekanlardı.

ama bir kadın dünyası için yine de ruhsuz, kaba ve soğuk mekanlar. Hem biz kadınlar iki gün gitsek üçüncü gün kendi kompleksliğimizde boğardık oraları da, aman eksik kalsın orası da istemezdim ben. biz sabah yürüyüş yapıp forma girerken sonrasında bir kahvaltı mekanında yapalım oturumları. hem sadece çay kahve içmek keser mi bizi bacım, şöyle donatsınlar masayı bir gözünüzü seveyim. (gülücük)

inatlaşmanın iki tarafa da bir şey kazandırmayacağı olağan olaylardan biri.

insanlar bazı davranış özelliklerine doğuştan sahip olup doğumla beraber paket program şeklinde yüklenmiş olarak dünyaya teşrif ediyorlar.

uyku ihtiyacı ve alışkanlığı da buna bir örnek olabilir bence... bazı çocuklar uykuyu çok severken bazılarına işkence gibi gelebilir.

uykusu geleni isteseniz de ayakta tutamazsınız zaten.

çocuğun karakter ve ihtiyaçlarını gözeterek, kalıpsal bir anlayışla değil onun özeline riayet ederek ortak bir alışkanlık oluşturulabilir.

Kolay değil ama saatlerce ağlaması ve her defasında sinir harbiyle uyutma çabasına karşı tercih edilebilir.