Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
sofestaiBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
yavuz Selim'in küpesi kanıtlansa idi görüşünüzde değişme olacak mıydı sayın entelektüeltürk?
anlatılan hikaye karakterine uyan ve doğruluğu konusunda yüksek kabul oluşturan bir durum bana kalırsa.
çocuğun kendini ve dünyayı keşfetmeye çalıştığı, bağımsızlığının ve kişiliğinin diğer insanlar tarafından kabulü için çaba gösterdiği, iç ve dış çatışmalarının bol olduğu zorlu bir süreç olan ergenlikte nazının en çok geçtiği insan olarak annesinin durumu...
anne olmadan önce ben de çoğu insan gibi ergenlik dönemi başlangıcını kızlar için 9-14, erkekler için 13-15 yaş sanıyordum.
ancak durum öyle değilmiş. halk arasında korkunç 2 olarak da bilinen iki yaş sendromu dediğimiz dönem genelde ilk ergenlik dönemi olarak adlandırılıyor. belirtiler ergenlik dönemiyle neredeyse aynı, melek gibi olan çocuğunuzu tanıyamıyor hale geliyorsunuz. çatışmalar, her şeye itiraz etmeler, ben doğrusunu bilirimler falan... sonra hemen ardından dört yaş sendromu geliyor. ve evet bu sendromlar hiç bitmiyor maalesef.
bu durumu bir çamurun heykele dönüşmesi aşamaları olarak kabul etmeliyiz belki. sancısız, çilesiz, kırıp dökmeden bir eser meydana gelmediği gibi bir insanın da kendi özgünlüğünü kazanması, vücudunu, beynini, kimliğini olgunlaştırması kolay gerçekleşmiyor. çiçek değil ki dibine gübresini, suyunu verince bir anda gelişip yetişsin.
onun için ergen annesi olmak demek bol kavga, sinir harbi ama en çok da peygamberane bir sabır demek. zaten hangimiz bir annenin emeği ve sabrı değiliz ki?
kişinin kendi duygu, düşünce, inanç ve değerlendirmelerini kendine has tarzıyla ifade etmesi işi yazarlık, ortaya konan işin faili de yazardır.
bir yazıcılık değildir. yani edilgen ve sadece aktarma faaliyetini kapsayan bir işlevden ziyade özgün bir ağırlık ifade eder.
1. | Venn | |
2. | med-czr | |
3. | İnsallahmemurum |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |