Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
Blue bellsBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
söylediğimiz söz ya da hareketin sonuçlarını önceden hesap etmek gerekir.hesap etmeden, kişinin veya toplumun zarar göreceği işler yapman kimseler büyük tepkilerle karşılaşır, sonunda en büyük zarara kendileri uğrarlar,anlamında olan atasözüdür.
içimizde olan gücün farkına vararak kendimizi var etmek.bir nevi kendimizi tüm egolardan,korkulardan,pişmanlıklardan,hırs ve kıskançlıklardan yani bizi aşağı çekip yükselmemizi engelleyen tüm olumsuz duygulardan sıyrılıp,öz benliğimize ulaşmaktır.hayata farklı bakabilmektir. klasik bir efsane vardır,bilirsiniz. hatırlayalım.kuşların hükümdarı olan zümrüd-ü anka kuşu,bilgi ağacı dallarında yaşayan ve her şeyi bilen,simurg adında bir kuştur.-efsaneye göre bu kuşun kendi küllerinden tekrar tekrar doğduğuna inanılır- diğer kuşlar,simurg'u hiç görmemelerine rağmen ona inanır, kendilerini kurtaracağını zannederler. kuşlar bir müddet sonra simurg'u ortalarda göremeyince varlığından şüpheye düşerler. ancak uzaklardaki bir kuş sürüsü simurg'un tüğünü bulur.bunun akabinde kuşlar anka kuşundan çeşitli problemlerini çözmesi arzusuyla onu aramaya çıkarlar.simurg'un yuvası bulutların üzerinde,kaf dağı'nın tepesindedir.kalabalık bir kuş sürüsünün kaf dağı'na ulaşabilmesi için 7 vadiyi geçmesi gerekir. bunlar; istek,aşk, marifet,istisna,tevhid,şaşkınlık ve yokoluş vadileridir.isteği ve sabrı az olanlar ilk vadide dökülüverir. yorulanlar,düşenler olur.birer ikişer vadilerde tükenip azalırlar.ilk bülbül geri döner;güle olan aşkını hatırlar. papağan güzel tüğlerini bahane eder. kartal yükseklerdeki krallığından fazla ayrı kalamaz.baykuş yıkıntılarını, balıkçıl bataklığını özler...son iki vadi olan şaşkınlık ve yokoluş vadileri'nde sayıları iyice azalır.sadece otuz kuş kalır.artık yokoluş vadisi'nde umutları tükenir.kaf dağına varıp,simurg'un yuvasını bulduklarında ise öğrenirler ki simurg,otuz kuş demektir.onların her biri simurg'tur.aslında aradıkları kuş kendileridir.işte o otuz kuş, o an yeniden doğar.kendi içlerinde onları esir almış öz benliklerini görmelerini engelleyen bütün duygulardan arınarak,yeniden doğarlar.
şimdi eşeklere ayıp olacak ama yazmadan edemeyeceğim "eşeğe altın semer vursalar, eşek yine eşektir" atasözünü hatırlatan başlık.bir söz daha vardı o neydi.hıh aklıma geldi."nice insanlar gördüm üzerinde elbise yok, nice elbiseler gördüm içinde insan yok!"dış görünüşe göre hüküm vermemek gerekir.kişinin değeri, dış görünüşü ile değil insanlığı ile ölçülür. ona göre hüküm verilir.-söylediklerimin sonuna kadar arkasındayım.yalnız küçük bir şey eklemek istedim.tamam dış görünüş önemli değil ancak temiz olmak şartıyla-
üstü susamlı olanını tercih ettiğim, ekmek. o da haburger ekmeği diye geçiyor. -şok market beni kandırmıyordur,umarım-
sinir bozan mesajlardı.atan arkadaşları da anlıyorum aslında.vesvese yapıyorlardı. mesajı yollamazlarsa,işlerinin ters gideceğini falan düşünüyorlardı.aldıkları mesaj sonrası üzerlerinde oluşan psikolojik baskıdan kurtulmak adına, arkadaş listesinden 15 kişiye-sayı değişiklik gösterebilir-mesajı yolluyorlardı. ben kimseye göndermedim. gönderene de birşey demedim.sadece bu şekilde abuk subuk mesajlarla insanlara psikolojik baskı yapmalarına sinir olurdum. atan arkadaşa da üzülürdüm. mesajı ilk çıkaran kişiye de hayır duası yapardım.
1. | CAF CAF. |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |