Türkiye'nin memur portalı

12 mart 1921 yılında kabul edilen istiklal marşı'mızın yazarı.bugün istiklal marşı'nın kabulünün 98.yılında, kendisini yad ediyoruz.

insanların hayal ettikleri iş dışında başka bir işe yönlendirilmeleri ya da mecburiyet karşısında bambaşka bir iş içinde kendilerini buluvermeleri. genellikle ebeveynlerin hayalleri ile yoğrulmuş çocuğun hiçte düşünmediği bir meslek için yol alması sonucu kendi hayali değil de ebeveynlerinin hayalini gerçekleştirme çabası.sonrasında yaptığı işten memnun olmayan mutsuz insanlar ordusu.okan bayülgen ile yapılan bir söyleşide; kızınız ile ilişkiniz nasıl, otoriter bir baba mısınız?sorusuna verdiği cevap beni çok etkilemişti."hayır,otoriter bir baba değilim...çocuklar deneme tahtaları değiller.çocuklar bizim gençlikte yapıp yapamadıklarımızın ya da hayallerimizi gerçekleştirecek olan robotlar,deneme ya da başarılı olma alanları ya da projeleri değiller.bir çocuk proje değil.her anne babanın bilmesi gereken şey bu.bir çocuk bir birey...ben akıllıca ne yaptım diyebilirim. akıllıca, kızımı doğumdan itibaren onun bir birey olduğunu,onun benim yönlendirmem,haşa terbiye etmem ya da şöyle ya da böyle düzenlemem gereken bir varlık olmadığını bilerek davranıyorum.onun bir kişiliği var.o kişiliğe hep saygı gösterdim...bu benim için başarılı olunacak bir alan (baba olma)değil.bu,benim ödevlerimi yapacağım,sorumluluklarımı yerine getireceğim bir alan ve tabii ki içimden gelerek,sonsuz bir sevgiyle..." güzel ve her ebeveynin kulağına küpe olması gereken sözlerdi.okan bayülgen'i pek sevimli bulmasam da küçük insanlar için söylediği bu güzel düşünceler ki ben tamamını yazmadım takdir edilecek sözlerdi.

"bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" zihniyetindeki insanlar için de söylenen sözdür.bu zihniyetteki insanlar başlarına bir musibet gelmesin diye görmedim, duymadım, bilmiyorum diyerek yaşarlar.ne etliye ne sütlüye karışırlar. bilmezler ki gün gelir bu şekilde ses etmedikleri, görmedikleri, duymadıkları, bilmiyoruz dedikleri şeylerin hedefi oluvermişler.

"bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın, diyerek yaşattığınız yılanların bir sonraki hedefi siz olursunuz.

aziz nesin

gelenektir.gerekli midir, tartışılır.

ergen hareketidir.yetişkin birinin dövmesi var diye havalara girmesi,ruhunun daha olgunluğa ermediği anlamına gelir.