 Türkiye'nin memur portalı |
 Oturum aç
 Üye ol
 Parolamı unuttum
|
Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç
Üye ol
Parolamı unuttum
|
Olması gerekenler oldu :)
Çok şükür sağlığımız yerinde, karnımız doydu, başımızın üstünde çatımız var, çayımız da hazır daha ne olsun.
Bugün yargı dağıtmak bana düştü.
Herkes yargıyı kendi kalbine dağıtsa, bana
bu görev düşmeyecekti.
Bugün bazı insan müsvettelerine çok kızgınım.
kasada sıramı bekliyorum.
" bu nedir ? " diye sordu.
Ben de cevap verdim.
Bunlar, sineklik kilidi.
( ayıptır söylemesi ikide bir elimde kalıyor, bıktım usandım, aç parantez kapa )
Meraklı insanları seviyorum.
Pat diye anlamadıkları şeyleri anında soruyorlar.
Ben de Faruk Eczanesiiii, Faruk eczanesiii diye mutlaka bir cevap veriyorum. ( Şaka şaka )
Bilmiyorsam " bilmiyorum " diyorum.
zırdeliymişim.
Beni hastaneye kapattıracakmış.
Nereden anladın ? dedim.
Çünkü dedi, kimin yanına gidersen ona sinir krizi geçirttiriyorsun , dedi.
nasıl ? dedim.
dinlemiyormuşum, bildiğimi okuyormuşum, şarkı türkü falan söylüyormuşum, durduk yerde alakasız başka
şeylerden bahsediyormuşum.
Allah, Allah dedim, aaaa baksana tavandan ne kadar güzel süsler sarkmış keşke bunların ahtapotlusunu denizanalısını
yapsalar, okyanus konsepti falan.
akşam yemeğinde ilginç şeyler dinliyorum.
sonra da bana deli diyorlar.
bunları dinlemek zorunda mıyım ?
Böyle kıyıda köşede kalmış, herkesin unuttuğu, kimsenin bilmediği bir yer bulacakmış.
orada kendi ülkesini kuracakmış.
"çok zor olmaz" diyor.
iş bulamayanları "hemen gel başla" diye işe alırdım.
para işini nasıl çözeceksin ? dedim.
o kolay dedi, dolarla çalışırız.
olmaz, dedim ülke olabilmen için kendi adına para basman lazım.
hem dedim anlarlar hemen uydudan görürler.
o zaman dedi denizin ortasında bir yere toprak yığalım.
Çaktırmadan üç harfli marketlerden parasıyla toprak da taşıyabilirmiş.
aslında beklemek daha mantıklı gibi.
belki kendiliğinden bir ada parçası oluşur, kimse fark etmeden atlayıp gider bayrağını dikersin.
bu arada hakikaten Mısırla Sudan arasında böyle sahipsiz terk edilmiş pek bir işe yaramayan bir bölge varmış.
Canı sıkılan gidip oraya bayrağını dikip kendi ülkesi ilan ediyormuş.
Sonra sıkılıp ülkesini terk ediyormuş.
Bir başkası gidip bayrağını dikiyormuş falan filan.
Deniz işi çok masraflıymış dedi olmazsa dikey bir ülke kurabiliriz.
Nasıl ? dedim.
Uzaya doğru genişleyecekmiş.
Temelinin mülkünü satın alacakmış.
akşam akşam kafa açıyorlar.
Sabah keşke cumartesi olsa diyerek zorla kalkıp işe gidildi.
İş mesaisi bitti, ev mesaisi başladı.
Afat uyarı yaptı yarın gök gürültülü sağanak yağış varmış ilimizde.
Bu yüzden çamaşırlar gelir gelmez makineye atıldı.
Bulaşıklar da makineye atıldı Ve yemek yapma Faslı başladı.
Ağustos böceği olmayıp karınca gibi yiyecek stoğu yaptığım için dondurucudan biber dolması çıkartılıp ocağa kondu.
Yine dondurucudan yaptığım köfteler çıkartılıp, fırında köfte patates yemeği için fırına verildi.
Can sıkıntısından, el boşluğundan yemekler pişerken bu başlığa yazmak istendi ve yazıldı stop :)
İki gündür aynı stres.
Ve pazartesine sarkan bir bekleme süreci.
O kadar sıkıldım ki; pazar sınavım var, hiç bakmak istemiyorum.
Hava da tam benlik; karamsar, sıkıcı, bunaltıcı bir gün. Modumu düşürmekte üstüme yok, sırada ne varsa bekliyorum.
Kendimden sıkıldım,
Ders çalışmaktan sıkıldım,
Sınavlardan,
Sonuç beklemekten,
Bekleyişten,
Soru çözmekten,
her şeyden sıkıldığım bir gün.
(glck)
Pek bir şey olmadı erken kalkıp yollara düştüm bin kilometre kadar uzakta ailemin yanında komşunun dedikodusunu yapıyoruz annemle :)
Eşlik etmek isteyen varsa tavsiye etmem
Yarın başka şehre yorucu olacak üşeniyorum tat vermiyor artık gezmeler
| İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |