Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

Bugün olanlar

paylaş araştır

 

  1. ara sıra aklıma garip garip şeyler geliyor.

    mesela Rusya'da bir ağacın altında uyurken ağzından yılan girip midesine inen sonra anestezi ile midesindeki yılan çıkarılan kadını düşünüyordum.

    Bir insan nasıl olur da bunu anlayamaz diyordum.

    Ta ki düne kadar.

    Güneş tam tepedeydi ve o kadar sıkı çalıştık ki yorgunluktan kendimi otların ve dikenlerin üzerine bıraktım.

    Aklıma ne yılan geldi, ne çekirge, ne böcek...

    Gökyüzünü izlemeye başladım.

    Ama kafam nasıl güzel oldu anlatamam.

    Bir anda hayatı kavramışsın gibi güzel pırıl pırıl bir kafa.

    dedim ki:

    şimdi şurada uyuyakalsam bir yılan gelse herhalde üzerimden kayıp gider.

    eğer ağzım açık uyursam belki ağzımdan içeri girmeyi de deneyebilir.

    Sonra hafiften bir rüzgar esti.

    ağaçlar sağa sola dalgalanmaya başladı.

    ve serin serviler altında kalan kabrinde, her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter.

    neyse, işler yoluna girince insan mutlu oluyor haliyle.

    işin ne olduğu bence önemli değil.

    bazılarına göre önemli.

    hava o kadar sıcaktı ki geceleyin artık döşeği atıp çakalların, domuzların, gelinciklerin arasında bir uyku çekmeyi bile düşündüm.

    kamikaze gibi saldıran incecik sinekler haricinde saldırgan bir canlı türüne de rastlamadım.

    yanmış domatesleri kurtarma operasyonu, sulama, ayıklama, temizleme derken zaman geçti.

    Sadece yemek yerken elimle ağzım arasındaki koordinasyon biraz bozulmuştu ama sonra düzeldi.

     
  2. bizimki kafesin başında durmuş içini inceliyor.

    arada yukarı doğru uzanıp zavallı kuşu kokluyor.

    şşştt dedim rahat bırak hayvanı.

    yapma bak bıyıklarını koparırım, görürsün gününü.

    gözlerindeki kıskançlık ateşini görmeniz lazımdı.

    yine de ilişmedi.

    tweety ile sylvester gibi görünüyorlar.

     
  3. #3gm5

    bugün olanlar: ali mühendis.

    tam kırk yıl önce bugün saat 3:30'da gelmişim dünyaya.

    annemin dediğine göre hastanedeki bütün hemşireler aşık olmuş bana, bu bilgi doğru vallahi. doğar doğmaz ''aşık olunabilme hakkımı'' sonuna kadar kullanmışım herhalde.

    yanlış zamanda aşık olmuşlar, şimdi hiçbirisinin umurunda değilim.:)

    benim dünyaya gelmemi sağlayan doktor ertesi gün askere gitmiş. doktorun adı remzi.

    anam kayıt tutma konusunda en kompetan ülkelerden daha kompetandır bireysel manada, anama maşallah.

    moralimin bozuk olduğu zamanları göz ardı edersek,

    iyi ki doğmuşum be.

    iyi ki varım.

     
  4. uzun bir tünelle ulaştığımız yeraltındaki bir alanda on kişi çalışmak için sekizden on ikiye kadar kaldık. iş bitişinde tünelden çıkıp güneş ışığına kavuştuk. çalıştığımız yer çok soğukken çıktığımız yerüstü fırın gibiydi, bunlar normal.

    yeraltından yerüstüne çıkarken telefon sinyali gelmesiyle birlikte milletin telefonları çalmaya başladı, mesajlar, bildirimler, arayanlar... ben hariç herkeste bu durum meydana geldi. benim telefonuma ne mesaj, ne bildirim, ne de arama olmadı. bu duruma üzülmedim hatta sevindim. genellikle telefonu sadece aramak ve aranmak için kullandığımdan fazla telefon bağımlısı olmadığımı anlamış oldum.

     
  5. doğum günü mevzusu açıldı.

    ( evet evde bir aslan burcu var. )

    tek tek herkesin ismini yazıp müzik uygulaması ile televizyondan dinliyor gülüp eğleniyoruz.

    hatta çok uzun isimler yazıp onları da dinliyoruz falan.

    durdu durdu dedi ki:

    Benimle aynı gün doğan birini bulup evlenirsem,

    çocukların doğumunu da aynı güne denk getirirsek,

    tek pastayla hem masraftan kurtulurum hem de tantanadan.

    vallahi bana çekmemiş.

    kime çektiğini bilmiyorum.

    Bu arada o evin halini de az çok tahmin edebiliyorum.

    ömür törpüsü bir ortam.

     
  6. dedi ki:

    yok vallahi denetleyen isteyen istediği gibi geliyor , giriyor, çıkıyor.

    sinemayı kastediyor.

    burası zaten o kadar resmi değil koca alışveriş ortamını festival alanına çevirmeyi başardılar.

    siz potansiyel müşterisiniz pek ses çıkarmıyorlar yoksa ümüğünüzü sıkarlardı dedim.

    hala öyle olmadığına inanıyor.

    bence pek ses etmiyorlar.

    zaten fazlaca suistimal eden de yok.

    birbirlerini görmek isteyenler nerede bulacaklarını iyi biliyorlar sadece.

    beş on dakika birbirlerini görüp ayrılıyorlar.

     
  7. eskileri konuşuyorlar.

    kim hakkında konuştuklarını bilmediğim için anlatılanlardan çok anlatma biçimlerine odaklanıyorum.

    onlar hararetli hararetli tartışırken ben gülme krizlerine giriyorum.

    bir yandan da elimdeki işi bitirmeye çalışıyorum.

    daha önce hiç duymadığım değişik değişik atasözleri havalarda uçuşuyor.

    Sıçandan doğan çuvalı deler. ( Atası ne ki kendisi ne olsun, o da öbürünün aynısı demek istiyor. )

    Yatan ölmez yeten ölür. ( Kimin ne zaman öleceği belli olmaz. )

    Aradan bir de hikaye anlattılar.

    Kadının amcası vefat etmiş.

    Ah amcacığım, demiş.

    ( Rus romanları çevirisi gibi oldu. Biraz daha yerel ifadeyle söylemiş diyelim. )

    Sana ağlayacağım ama yağmurlu havayı bekliyorum.

    ( Çok işim var, o kadar işim var o kadar işim var ki ağlamaya vaktim yok. Yağmur yağarsa işlere ara vermek zorunda kalırım. O zaman ölümüne de ağlayabilirim. )

    Genel olarak durumumuz şu galiba:

    İnsanlar en fazla ölümü ve mal mülk sahibi olmayı düşünüyor, onunla yatıp onunla kalkıyorlar.

    Ülkede

     
  8. ördekler için bir dünya para harcadım ( evet olabilir, ne olmuş, benim için önemli bir para )

    şişme havuz aldım.

    altına deforme olup delinmesin diye kalın çuval bezi serdik.

    suyu doldurduk.

    ördekleri yakalayıp cup, suyun içine attık.

    alışmamışlar ki.

    topallaya topallaya kaçtılar.

    bir gölge bulup dibine sindiler.

    sonra rokalara hücum ettiler.

    ben de kovdum onları.

    sonra bir baktım hortumun ucunda suyun aktığı yer bataklık olmuş.

    bunlar bataklığın içinde oynaşıyor.

    gagalarını spatula gibi kullanıp çamurun içinde bir şeyler bulup yiyorlar.

    eee şimdi ne olacak ?

    evdekilere dedim ki:

    hizmet ayağınıza geldi,

    çılgın havuz başı partiniz başlasın.

    şişme mişme havuz havuzdur.

    eğlenmek için temiz su ve suya bağlı hortum yeterlidir.

     
  9. buraya bu şekilde giremezsiniz dedi.

    eskiden olsa sinirlenirdim ya da canım sıkılırdı.

    hiç umursamadım bile ve tam yol tornistan yaptım.

    aslında ona şöyle de diyebilirdim:

    Bu gördüğün şeyle kocakarılar armut soyup dilimleyip yiyor.

    ucunu orta parmağıma doğru sıkıştırsam parmağımın boyu kadar bile etmiyor.

    içeriye girip altı harfli marketten bir mutfak bıçağı alsam sözde enteresan emellerime kolaylıkla ulaşabilirim.

    şu kadarcık bir kişisel güvenlik tedbirini çok görmemeniz gerekir.

    insanlar iskambil kağıdıyla bile adam öldürüyor. ( film milm her neyse )

    muhtemelen şöyle bir cevap alırım:

    emirler ve kurallar bu şekilde, sorumluluk alamam, ne deniyorsa onu yapmakla mükellefim.

    bla, bla, bla

    iyi oldu böyle.

    zaten orada kendimi pek güvende hissetmiyordum.

     
  10. buraya bu şekilde giremezsiniz dedi.

    eskiden olsa sinirlenirdim ya da canım sıkılırdı.

    hiç umursamadım bile ve tam yol tornistan yaptım.

    aslında ona şöyle de diyebilirdim:

    Bu gördüğün şeyle kocakarılar armut soyup dilimleyip yiyor.

    ucunu orta parmağıma doğru sıkıştırsam parmağımın boyu kadar bile etmiyor.

    içeriye girip altı harfli marketten bir mutfak bıçağı alsam sözde enteresan emellerime kolaylıkla ulaşabilirim.

    şu kadarcık bir kişisel güvenlik tedbirini çok görmemeniz gerekir.

    insanlar iskambil kağıdıyla bile adam öldürüyor. ( film milm her neyse )

    muhtemelen şöyle bir cevap alırım:

    emirler ve kurallar bu şekilde, sorumluluk alamam, ne deniyorsa onu yapmakla mükellefim.

    bla, bla, bla

    iyi oldu böyle.

    zaten orada kendimi pek güvende hissetmiyordum.

     
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.