Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

Bugün olanlar

paylaş araştır

 

  1. Bugün yorucu bir gün geçirmedim. Sakin ve iş yoğunluğu olmayan bir günü bırakmanın mutluluğunu yaşıyorum. Ha bir ara siteye ara vermeyi buraları bırakmayı düşündüm. Sonra dedim ne gerek var, niye ve kimden kaçıyoruz gitmeye gerek var mı. Kararsız kaldım.

    Eve dönünce arkadaşımın hediye getirdiği stresten uzaklaştıran pembiş bir çay var onu denedim.stresi aldı mı gerçekten bilmiyorum ama güzel bir tat bıraktı diyebilirim.

     
  2. kahveyi içmekten vazgeçtim.

    acaba kendi cebinden mi ödedi parasını ?

    sorma da sormadık.

    eee ne olacak şimdi ?

    birine hediye ederim olur biter.

    -----

    bir videoda bir ifadeye rastladım.

    pazarda manavda sebze seçerken bile elleyip bırakmayın, diyordu.

    ama gerekçesi çok garip. Hijyenden falan bahsetmedi yani.

    onu bir canlıymış bir ruhu varmış gibi düşünün. Ne kadar kırılır, ne kadar alınır, yoklandığı ve tercih edilmediği için üzülür dedi.

    bu kadar hassas ruhlu insanlar dolaşıyor mudur acaba etrafımda ?

    keşke sensör gibi bir şey olsa da sinyal verse.

    İşte onlara her zaman selam verirdim mesela...

     
  3. bismillah deyip kümes temizliği ile başladım.

    kazma kürek girişmişken köşede su dolu bir kova gördüm.

    suyunu yağmurdan zannedip boşaltıyordum ki kızdı.

    meğer kendisi sıvı gübre üretiyormuş.

    şimdi, dedim iki avuç şok yüzünden birbirimize girmeyelim.

    neyse, kümesi tertemiz kazıyıp bir kova daha gübre elde ettim.

    talaşları tavukların altlarına sererken baktım talaşlar biraz nemlenmiş.

    yemin ediyorum kitaplıktaki antika kitapların kokusu geldi burnuma.

    demek ki o güzel kokularının sebebi nemli talaşla aynı hamurdan olmaları.

    topal topal gezip oraya buraya yumurtlayan ördeklere folluk yaptık.

    yumurtaları toplarken iki tavuk elime sorti yaptı.

    bunlar kuluçkada gibi niye yatmış ? dedim.

    zor yumurtluyorlarmış, koca koca yumurtaları var, yumurtaları da niyeyse vermek istemiyorlar.

    sağlarından sollarından biraz artık ne koparabildiysem; güzel de ısıtmışlar yumurtaları ... :)

    tavukların hepsini yirmağa doğru bir salıverdik.

    köpeği besledik.

    üstümü başımı çamurla bir güzel sıvadı yine.

    kuzineyi yaktık.

    iftar için kuru fasulyeyi üzerine koyduk.

    etrafı temizleyip toparladım.

    meyve fidanlarının altını temizledik

    biraz çapaladık, posa gübre ile gübreledik.

    güzel bir ladin dikmişlerdi hala boylanmadı ama bütün asaletiyle yerli yerinde duruyor, insan izlemeye doyamıyor.

    yeni fidelikler hazırladık.

    bir sürü çeşit domatesi yine hevesle toparlamışlar.

    biraz limon, portakal, kamkat topladık.

    limon fidanı dikeceklere tavsiyem, yediveren cinsi bulup almaları.

    böylece sürekli meyve veren bir limon ağaçları olur.

    yerine dikilmemiş bir iki çiçeği kazıp yerlerine diktim.

    sütü ayarladık.

    temizlikti, iftardı, çaydı maydı derken gün bitti.

    ikinci gün biraz daha zorluydu açıkçası.

    yağmur var girme dediler ama vallahi girdik.

    kazma, süngü, çuvallarla araziyi temizledik.

    çıkan ot ve çalıları dağlar gibi yığdık.

    bu sefer kör mustafa yanımızda amatör kaldı.

    sanırım bir iki günlük daha işi var.

    bu arada güibrişim fidanı istediler.

    onu bulmam lazım.

    biraz da kaliteli çim tohumu bulursam süper olacak.

     
  4. bana dedi ki:

    bir şey istesem yapar mısın ?

    hee ne istediğine bağlı.

    anadolu efes forması istiyormuş.

    içimden dedim ki ( güzel gözlüden doğan güzel gözlü ) gelir bana yardım edersen alırım.

    bakalım sözünde mi duracak, çamura mı yatacak ?

     
  5. dükkana girdik.

    oturak fasulye tohumlarına, viyollere falan bakıyorum.

    tezgahtar NBC filminden fırlamış gibi.

    poşeti kafasına geçiresim var ramazan ramazan ama farkında değil.

    kelimeleri ağzından zorla alıyorum.

    gözlerini uzaklara dikmiş sanki kestiiikk komutunu bekliyor.

    dışarı çıkınca bana dedi ki: keşke bir şey almasaydın, çıksaydık.

    bu adam tam dayaklık,

    ben de dedim: aslında kuru otlar üstünde benzetmek lazımdı ama şimdi macera arayamam.

    Haa ne olacak ?

    bundan sonra Yeni ufuklara doğru yelken açılacak.

     
  6. yine hiç tadım yok

     
  7. bu video çekenler acaba video kendilerinden çıktıktan sonra olabilecek şeylerin ne kadarını düşünüyorlar ?

    adamı durdurmuşum saatlerdir garip bir yüz ifadesiyle sanki cin çarpmış gibi gelip oturmamı ve play tuşuna basmamı bekliyor.

    hangi ortamlarda hangi şekillere girdiklerini herhalde çok da önemsemiyordurlar.

    bir tanesi de muziplik olsun diye 25. kare tekniğini kullanmış.

    o kareyi bulup durdurmak için iflahımız kesildi.

    baktım olmuyor şaşı bak şaşır odaklanması yaptım ve fotoğraftaki iki kişiyi anlık olarak gördüm.

    bildiğiniz malum adamlar ve karıştırdıkları haltlar falan filan...

     
  8. naber kızlaaarrr, nasıl gidiyor pis terbiyesizler ? diye yüksek sesle tavukları kışkışlarken bir anda yakındaki komşu evin balkonunda bir sessizlik olmuştu.

    kafamı kaldırmamla yazlıkçı komşu kızlarla göz göze gelmem bir olmuştu.

    yani şimdi durup açıklama yapabilirdim ama ne kadar inandırıcı olabilirdim ki ?

    yavaşça ortamdan sıvışmaktan başka bir yol bulamamıştım haliyle.

    o günden sonra tantana yapmadan önce etrafa biraz bakıyorum.

     
  9. toprağı kazarken

    demir bir kanca bulduk, daha doğrusu kapı kilidi.

    antika gibi bir şey, iyice paslanmış.

    ortada kapı kalmamış, ev kalmamış, temel kalmamış, sakladıkları şeyler de kalmamış ama kilit yerli yerinde duruyor.

    onu iyice temizleyip neye benzediğine bakmam lazım, çok merak ettim.

    ancient door lock yazdım.

    envai çeşit antika kilit çıktı.

    galiba yabancılar eski eserlere daha meraklı ve onları koruyorlar.

    bizim sitelerde hep yeni ürünler var.

     
  10. an itibarıyla

    güdüllü ergün atasoy vasıtasıyla

    bana işkence yapıyor.

    kaldır kollarını yavrum oynat parmaklarını...

    derdi nedir bilmiyorum ama sanırım oruç başına vurmuş.

    aynı eseri yüksek sesle açıp karşılık mı versem ne yapsam.

    hatta balkona hoparlör kurayım tüm mahalle oynasın.

     
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.