Türkiye'nin memur portalı

güzel kızların önceden kapılmış olması, yakışıklı erkeklerin evlenmiş olmasıyla şuan burada ucubelerin mi yazıyor olduğunun söylenmeye çalışıldığını merak ettiğim durum. şayet bende notre dame'ın kamburundan var. yüzümün sağı hepatit ğ olmuş, boynum da kıldan ince. kızlar da muhtemelen;

http://galeri12.uludagsozluk.com/522/%C3%A7irkin-kad%C4%B1n-yoktur-az-makyaj-vard%C4%B1r_695485.jpg

böyledir. körlerle sağırlar da birbirlerini ağırlıyorlar, püskevit ikram ediyorlar.

12 numara miyop astigmat gözlüklerimle katılmadığım yanlış önermedir, onlar da evlenmeden önce bekar erkeklerdi. sanki bunların hepsi beşikte kertildiler, ilkokulda evlendirildiler.

bir gezegeni yaşanabilir şekilde transformasyona uğratmak anlamında tanımlaman kelime. ya filmlerde uzaylılar bunu dünyamıza yaparlar yada nasa bilim adamları insanlar için kırmızı gezegeni dönüştürmek için kullanırlar. öncelikle oksijen ayarlaması yapılması için bazı başlangıç noktaları vardır. mars'ı bunun için en uygun gezegen seçtiler. atmosferi değişime uğratabildikleri takdirde sıcaklık farklı vs de kendi kendine son bulacak ve yağmurlarla suya kavuşulacaktır. yeni bir dünya olarak karşımıza çıkacaktır ancak dediklerine göre bunu yapmak en az 150-200 yıl sürecekmiş. keşke bir 500 yıl sonra doğsaydık. düşünsenize mars'a, marmaris'e tatile gidebiliyormuş gibi turlarla falan gidebiliyorsunuz hatta yerleşebiliyorsunuz. gelişen teknolojiyle gidiş zamanı çok daha kısa sürüyor ki gidilen uzay mekikleri de eğlence merkezleri olmuşlar. terraform işte bunların başlangıcıdır.

bir ölüm nedenidir. yüksek voltajlı elektrik akımının bedeninizi kül etmesi olarak da açıklanabilir. doğal afetlerin içindedir. sebepleri ise, elektronik cihazla açık alanda bulunmak, çelik demir gibi nesnelerle hunharca etrafta dolaşmak, ağacın dibine sığınmak gibi şeylerdir. hiç bir şey yapmasanız da stadyumda futbol oynayanların yakınına düşen yıldırımın çoğunu yere sermesi en çok aklıma gelen örneğidir. yani metal de olmasa, ağacın altına da saklanmasanız yine de çarpılacağınız varsa çarpılırsınız. halbuki üstlerine de düşmedi, çim sahaya denk geldi ama sahadan hepsine yayıldı bu elektrik. umarım ölmemişlerdir.

çok kısa basit ve sade haliyle umursamayan erkeğin kendisidir. kıskanmak her zaman bir delilik ibaresi değil ki çoğu zaman bir sevgi göstergesidir. insan umursamadığı insanı da kıskanmaz. kıskanmak da, kıskanılmak da güzeldir. umursandığını anlayabilirsin ama tabi ki doyumsuz kişilerce hoş karşılanmayan bir eylemdir kıskanmak. kıskanmayan erkek ister durur da umursanmadığını gördüğünde yıkılır gider. hem seven hem de hiç kıskanmayan erkek yoktur. varsa da kesin fransız erkeğidir. onlar kadar midesizini genişini görmedim. şayet bir türk erkeği fransız erkeği gibi davranıyorsa kaçarak uzaklaşın, ama çekim alanına çoktan girdiyseniz ve kaçamıyorsanız malum sona kendinizi hazırlayın.

çok daha tehlikeli insandır. o an yapılan hata sonucu yada hatanın karşı tarafça öğrenilmesi sonucu bağrılma çağrılma bekleyebilirsiniz. bazen bağrılma daha iyidir. sinir o an boşaltılacak ve yerini sükunete bırakacaktır. ancak o patlama olmuyor ve sessiz kalınıyorsa daha felaket bir şeylerin habercisidir. ya karşınızdakinin yüreğine indirdiniz demektir yada karşınızdaki iplerini sizle kopardı demektir. türk filmlerinde nolur bağır çağır ama tek bir şey söyle olarak yer edinmiştir. sonunda kartal'ın, nalan'ı terk etmesiyle son bulur o sahne. korkulması gereken insandır.

çok nadir de olsa erdemden dolayı da ileri gelebilir. o an karşıdakinin kalbini kırmak yerine, sakinleşmeyi susarak deneyen insan da olabilir. eğer öyleyse zaten huyu suyu bilinir, 1 saat sonra patlayacağından o 1 saat boyunca gönlünü almaya çalışabilirsiniz. eğer yakınında olmanıza izin veriyorsa.