Türkiye'nin memur portalı

ne yaparsa yapsın biz sözlük ahalisine yaranamayan sözlüğün takındığı tavır.

az sayıda konu açılır, az sayıda entry grilir bilmem sözlükte durgunluk. tersi olur yazarlar aktif çalışınca da bu sefer sözlükte hareketlilik falan filan.

okuyan herkesin evet ya bu benim işte dediğini duyar gibi olduğumuz davranıştır.

özellikle çocuksu bir tutum gibi zannedilse de büyüklerin de satın aldıkları ayakkabıyı ayakkabıcıda, mağazada vs. denedikten sonra bir de ev içinde ''nasıl olsa altı temiz'' düşüncesiyle giyip belki bir miktar da yürümeleridir.

ayna karşısına geçilip ayakkabının nasıl durduğu bir de ayna karşısında görülmek istenir.

iblisin bir özelliği olduğunu anlamak için hemen herkesin bildiği meşhur adem kıssasında geçen kendisinin ateşten adem'in ise balçıktan yaratılmasından ötürü kendisinin daha üstün yaratılışa sahip oluşunu vurguladığını bilmenin yeterli olacağı davranış.

kişinin kendini överek ve beğenerek kendisinin diğer kişilerden daha iyi ve üstün görme tutumudur.

lokman-18: "Kibirlenerek insanlardan yüzünü çevirme, yeryüzünde kasılarak yürüme. Çünkü Allah, kurula kurula kendini övenlerin hiçbirini sevmez."

beyazla bir araya gelince hayatın anlamını oluşturan renk.

aslında beyazla birlikte renk olmayan iki kavramdır.

beyaz diğer bütün renklerin birleşimi ile ortaya çıkarken siyah ise renklerin aksine ışık varken değil yokken vardır.

şarkıcıların, türkücülerin konuk olduğu programda nezaketen sorulan üç beş sorudan sonra asıl konuya gelerek reklamın alasını yapmak amacıyla muhakkak sorulan sorudur.

devamında da şarkıcı türkücünün hangi esere-parçaya-şarkıya klip çektiği, kimlerle düet yaptığı, kimlerden beste aldığı ve hangi tür sazlarla çalışıldığı da kesinlikle konuşulacaktır.