Türkiye'nin memur portalı

çoğu kişinin aklına gelmiş olan çelişkidir. mesela gökyüzünü herkes mavi, yaprağı yeşil, kahveyi kahverengi gördüğünü söyler ama mavi-yeşil-kahverengi herkes için aynı mıdır?

biraz merak edip araştırınca farklı iki görüşle karşılaştım.

birincisi diyor ki, renk kavramı ışığın maddelerden frekans ve dalgasına göre aksetmesi sonucunda ortaya çıkan bir durum olduğu için görme konusunda sıkıntısı olmayan herkes tüm renkleri aynı görür. mesela, atların gözleri bizim gözlerimizden farklı algı kapasitesine sahip olduğu için gökyüzü onlar için gri olarak görülmekteymiş.

bir diğer görüş ise renklerin tamamen izafi bir mana sahibi oldukları için kişiler renkleri farklı görür imiş.

90'lı yılları hatıra getirdiği için yüzde hafif bir tebessüme sebebiyet veren ancak nintendo'nun artık üretmediği hatırlanınca tebessümün yerini hüzne bıraktığı oyuncak.

hatırlıyorum oldukça da pahalı bir oyuncaktı. o yüzden bu oyuncağa sadece 18 vites bisikleti olanların sahip olduğunu düşünürdüm. evet, 18 vites bisikleti olanların gameboy'u da oluyordu. ya da gameboy'u olanların 18 vites bisikleti de oluyordu ancak bu ikisine birden sahip olamayanlar genellikle birine de sahip olamıyordu. neden olduğunu bir türlü anlamamıştım o zaman. şimdi daha iyi anlıyorum aslında. gerçi benim oldum olası ilgimi kitaplar, belgeseller ve hatta laboratuvar ortamında yapılan küçük deneyler çeker...şaka lan

ben de severdim gameboy'U.

sahip olan bir arkadaştan bir kaç oyun oynamak için ödünç alanlar şanslıydı. ancak en çok koyan ise bir oyunun sonuna doğru yaklaşınca bitme sinyali veren pillerdi. bir kere de oyunun sonuna doğru bitmesen ne olur değil mi? bu defa iki nokta alt alta ve aç parantez

yazdıkça hatırlıyorum, şimdi bir de oyun donunca falan kartuşu çıkarıp üfleme gibi ilginç bir geleneğe sahip olan oyuncaktı. allah muhafaza üfüreyim derken içine tükürmek suretiyle kartuşu tamamen mefta haline sokmak da mümkün olabileceği için sadece ehil olan abilere üfürtülürdü bu kartuşlar.

artık yok ama.

teknolojinin hayatın her alanına balıklama dalmasına mütevellit bilgisayar ortamında tutulmaya başlanan ve üzerinde ev-iş adresinden ziyade e-mail adresi bulunan defter.

simetri hastalığına sebebiyet vermesiyle beraber oynayanlarda stresi azalttığına dair bilimsel ispatı olan gameboy oyunu.

oynarkene pause tuşuna basınca sağ üst köşesinde üzerinde buharları tüten bir fincan belirirdi. o zamanlar pause'ı oyunu dondurmak olarak algılamış fincandaki çay ya da kahve artık neyse soğumaya yüz tutuyor ki bu nedenle donmayla ilişkilendirmiş olmalılar diye hafif iyimser hafif mal bir yorum bile yapmıştım.

çok oynayınca rüyaya bile girdiği ve hatta rüyada oynarkene game over ibaresini görünce kan ter içinde uyanan insan bilirim ben, öyle bir oyundur işte.

ama bana göre bir çocuk gözünden kısaca hayatı özetleyen oyundur, şöyle ki:

yaptığın yanlışlar üst üste biner de biner, sen de beklediğim aha geldi aha gelecek şimdi beni kurtaracak şimdi her şey düzelecek derken aldığın ani ve yoktan kararlar yüzünden bir de bakarsın ki geym ovır!

evcil hayvan olarak da kullanılabildiğini öğrendiğim canlı. yalnız sülüklerin sürüngen olmadığını bildirmekte fayda var.

evet, adam ev sülüğünü kendi kanıyla besliyormuş iki nokta alt alta ve kapa parantez

http://www.msn.com/tr-tr/video/watch/video/vi-AAaYO5o?ocid=skNTRTR&from=skNTRTR&FORM=BWVOLC