Türkiye'nin memur portalı

yaptığı görevden ya da işten dolayı sürekli tehdit altında olan, tehlike ile burun buruna yaşayan insanların, yaşamları hakkında kullandıkları kelime.

yüreğimizin hep gönüllülerden yana olduğu, kaybettikleri zaman üzüldüğümüz, genelde ünlülerin kazandığı, sonunda yarışmacıların doya doya yemek yedikleri ve karınlarının doyurdukları oyunlar.

bugünle sınırla kalmayan, birkaç gündür bir sessizliğin hakim olduğu, yazarların nerelere kaybolduğu merak konusu olan, elma desem çıkarlar mı acaba dediğim günlerden biri.

uykusunu tam olarak alamamış, kendinde olmayan kişiler için sözlenen söz.

diğer bir söylenişe göre de; osmanlı zamanında oruç tutmak isteyen, esrar kullanan kişilerin, sahur vaktinde bir şeye sardıkları esrarı yutmaları ve gün içerisinde esrarın yavaş yavaş kana karışması ile kendine gelmelerini ve bu esrar patlamazsa kişinin huysuz, asabi durumlarıyla karşılaştıkları zaman kullandıkları söz.

topuğun kırılması ya da kaldırım taşına takılması ile gerçekleşen durum olarak algıladığım konu. birde topuk kırıldıysa bir ayakkabıcı ya da tamirci bulana kadar topallayarak yürümeye sebep olan düşme.