Türkiye'nin memur portalı

sözlük formatına uygun olmayan ama hakkında birkaç cümle yazabileceğim başlık.

adana kebabının üzerine künefe gömüp gömmediklerini bilmiyoruz elbette ama kesin olarak bildiğimiz iki şeyi yapmışlar; ekmeği yiyip suyu içmek. ohaa ne kadar üst düzey bir bilgi, aydınlandım resmen diye hafiften bir alayla karşılayacaksınız belki ama gerçekten de adamlar bunu yazmış tabletlere. okunan ilk hititçe cümle tam olarak şudur : "NINDA-an ezzateni watarra ekutteni." türkçe karşılığı ise şu: "ekmeği yiyeceksiniz, suyu da içeceksiniz." artık o dönemki hitit halkı ekmeği ve suyu ne amaçla kullanıyordu da dönemin yöneticileri bu maddelerin asli kullanım amacını belirtmek ihtiyacı duydular, bilinmez.

ayrıca yine ilginç bir konu olarak, cümlede geçen "watarra" sözcüğü tanıdık geldi mi? ingilizcedeki "water" ve almancadaki "wasser" ile aynı anlama gelen bu sözcük, "su" demek. işte sırf bu sebeple almanlar, kendi kökleriyle ilişkisini araştırmak, dil, kültür, tarih vs. olarak ne ölçüde yakınlık olduğunu anlamak için yıllarca hitit kazılarına sponsor olarak destek vermiştir, takdir edilesi.

şu anki popülaritesini yıllar önceki zenci sevgilisiyle çektiği porno filme ve kocaman iğrenç götüne borçlu olan(bu sayede kanye west denen adamla evlendi) ve bu iki vasfı(!) dışında hiçbir vasfı olmayan ırkçı kadın.

sağlık düşmanı, gastrit ve reflü dostu vasat besin maddesi.

ayrıca ulaş'ın da dediği gibi gerçek bir kalori bombasıdır. 100 gramlık orta boydan biraz büyük peynirli poğaçayı yediğinizde alacağınız kalori(390 kcal), 2.5 kg salatalık yeseniz(oha) alacağınız kaloriden(375 kcal) fazladır.

bu düşüncedeki ataya da sözüne de gönül rahatlığıyla itiraz edebileceğiniz iğrenç söz/düşünce.

elinizde mikrofon+kamerayla sokağa çıkın, 100 kişiye "torpille işe girenler hakkında ne düşünüyorsunuz?" diye sorun, 100'ünün de olumsuz fikir beyan edeceğine, ayıplayacağına neredeyse eminim.( 100 kişinin içinde torpille işe girenler varsa, onlar da ayıplayacaktır torpillileri -gülücük-)

yine aynı 100 kişiye 2.bir soru olarak, "imkanınız olsa iyi bir işe torpille girmek ister miydiniz?" sorusuna bana göre 98 tanesi -içinden- "tabii ki lan :D" diye cevap verecek ama kamera olduğundan ancak 10-15 tanesi dürüstçe buna "evet" diyecektir.

iş bu yukarıda anlatılan insanların bu hale gelmesinde, giriş cümlesinde değindiğim erdem ve ahlak yoksunu sözün payı büyüktür.

iki adet soru cümlesi.

sorun da orada zaten, toplumun %99,9'u dolarla maaş almadığı halde satın aldığı "her" ürün(%100 yerli olanlar dahil) dolara göre fiyatlanıyor. yani dolar arttıkça maaşın tl bazında sabit/dolar bazında düşüyor, ürünlerin fiyatları ise tl bazında yükseliyor/dolar bazında sabit.