Türkiye'nin memur portalı

ufak çaplı bir şok geçirerek başlığını açmak durumunda olduğum efsane yazar. (nasıl açılmamış bu başlık lan, affet bizi reyiz.)

eskiler bilir, bu adam sözlüğün süleyman demirel'idir, rahmetli demirel 6 kez gidip 7 kez gelmişti. reyiz de zalım editörün hışmına uğrasa da yılmaz, yine döner. bazen çoğu yazarın(ve bence kendisinin de) anlamadığı felsefi terimlerle süslenmiş entryler girer, ilginç bir yazardır. kendisini sözlükte görmek güzel bence.(bu bir hakikat reyiz.)

bazı insanların tercih ettikleri birliktelik türü.

hatta bazıları evlilik kurumuna hiç inanmadığı için ilişkide olduğu insanla sürekli böyle yaşıyor, evlilik öncesi diye bir kavram yok çünkü.

bu şekilde bir ilişkiyi tercih edenler veya etmeyenler zaten genelde birbirlerini bulur. yani siz bu tür bir ilişkiyi istemiyorsanız ve sizi bu tür bir ilişkiye zorlayan biri yoksa bu konunun sizi pek de ilgilendirmemesi gerek.

dün tüik bir istatistik açıkladı, haberlerde vardı. geçen yıl evlenenlerin oranı 2017'ye göre %2,9 azalmış, boşananların oranı da yine 2017'ye göre %10,9 artmış. yani "evlilik kurumu" yavaştan gidiyor gençler, bunu ister savunun, ister reddedin, bu bir gerçek. siz evlenmişsiniz(ya da düşünüyorsunuz), -bir olasılık- çocuğunuz da evlenebilir ama bilin ki torununuz (veya sonrası) evliliği ilkel bir adet olarak görecek, istatistikler ortada. zaten herkesin, evliliğin mutluluğu sağlayan ve zinadan uzak tutan bir şey olmadığına dair gördüğü/duyduğu/belki de yaşadığı en az bir hikaye vardır. "evlenmeden beraber yaşamak mutluluğu sağlar" diye bir şey de yok elbette çünkü bu bireysel bir şey, ilişkinizle ilgili ama evliliğe nazaran daha masrafsız, prosedürsüz, stressiz vs. olduğunu düşünürsek insanların bu tercihlerini anlamak mümkün.

eğer olay ilk entryde yazıldığı gibiyse Türkiye'de orman kanunlarının geçerli olduğunu bir kez daha yüzümüze vuran skandal olay.

yaşını bilmiyorum ama bu arkadaş çok büyük ihtimalle 30 yaş altı ve mesleğinin ilk yıllarında olsa gerek. güç sınamak, o an orada bulunan 25-30 kişiye "kral"ın kim olduğunu göstermek falan, tam toyluk belirtileri.

bu olayda en mağdur olan taraf da halı sahanın işletmecisi sanırım. basın mensupları haber için adama gidiyorlar, o da diyor ki "biz de mağduruz, 9-10 maçının ücretini alamadık" hahaha, dayı dur milleti götürmüşler merkeze rezil etmişler herkese, sen "9-10" ücretine takılmışsın, hala ekmeğinin peşindesin, sen nasıl bir kralsın? -gülücük-

gülmekten yerlere yatıran kişilerin olduğu efsane başlık.

kambriyende bomba patlatılmış tabiyi, eğer bomba değilse ne olacak? kambriyen ile evrimin ne alakası var gardaşım?

bir de 24 yıl hangi kurumunun memurluğu yapılmış acaba? merak ettim cidden.

okuduğunu anlamadan 24 yıl memurluk yapılabileceğini öğreten başlık.

24 yılda öğretmenleri görmüşmüş, konuşturulmaması gerekirmiş. ulan bu ülkede 1 milyona yakın öğretmen var, kaç tanesini gördün de genelleme yapıyorsun? memurmuş bir de, peh.

bir de altında hakkıyla yapan alsın, karşılıksız mı dedik diye köylü kurnazlıkları... lan ben neyse bir şey demiyorum. zaten bu arkadaş kambriyende şerefsiz teröristlerin patlattığı bombaya gereksiz diyen zat değil miydi? med czr haklıymış.