Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

Colonel Hans Landa

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

555 entry 13 konu hiç puanı yok
10.11.2022 15:38 son işlem tarihi takip etme takip et

tanrıların arabaları

uyanık bir tüccarın başarılı bir girişimi olan bomboş ve dahası zararlı bir kitap.

sanıyorum ki bu adam, kendisiyle başlayan veya popülerleşen "bilimsel ve tarihsel komplo teorisyenliği"nin ve günümüzde ara sıra gündemi dahi meşgul eden "sözdebilim"in fikir babasıydı, değilse bile bunun bayraktarıydı.

twitter'da "mısır piramitlerini uzaylılar yaptı" veya facebook'ta "ahit sandığının aslında bir nükleer reaktördü" diyen birilerini görmüşseniz işte o kişiler bu von danieken denilen şahsın uydurmalarıyla zehirlenen ve güya "başkalarını da aydınlatmaya (!) çalışan" tiplerdir.

internette antik bir olayı, nesneyi, kavramı uzaylılara, kurulup yıkılan çok çok ileri medeniyetlere vb. bağlayan bu danieken gibi birinin bir tarafından salladığı boş iddiayı o konunun uzmanı olan yüzlerce bilim insanı çürütemez, yani aslında çürütürler de insanlar inanmaz, ikna olmaz.

kitaplarında yazdığı çoğu iddianın hiçbir bilimsel dayanağı yoktur, birçok bilim insanı tarafından bu iddiaları eleştirilmiştir/reddedilmiştir ama insanlar her zaman olduğu gibi bu konuda da gerçeğin basitliği ve sıkıcılığı yerine yalanın gizemini ve heyecanını tercih etmiş ve bu şahsı zengin/ünlü etmeyi başarmışlardır.

31.10.2022 21:16
  1. gamzeliler kulübü

    ancak bir mercimek tanesinin sığacağı gamzeye sahip olanların üyeliğe kabul edilmemesi gereken vasat kulüp.

    ayrıca ortalama bir nohut tanesinin sığabileceği gamzeye sahip olduğum için genel başkanlığını rahatlıkla alabileceğim vasat kulüptür lol

     
  2. evrenle ilgili kendi teorilerimiz

    evreni el feneriyle köşe bucak aydınlatmayı teklif eden(ki bence süper fikir) amatör astronom adaylarını gördüğümüz vasat başlık.

    beşinci soruya kadar güzel giden ama beşincide gözlükle cin,peri falan görme umuduyla metafizik isteklere yönelen soruları takdir ederek okudum, esra erol'u izlemek yerine bunlara kafa yormayı tercih etmek takdiri hak eder çünkü.

    bunların "hayalet gösteren gözlük" hariç hepsinin cevabı var, astrofizikçi olmadığım halde amatör bir meraklı olarak birkaçına kısa cevaplar vereyim;

    evren karanlıktır evet, ama evrenin ortalama rengi(aslında gökadaların ortalama rengi) bej-beyaz arası bir renktir. "kozmik latte" adı verilir.

    evrenin bir "sıfır noktası" varsa bile tüm nesneler oradan doğrusal şekilde uzaklaşmazlar. yani nesneler sıfır noktasından, bir havai fişeğin merkezinden tüm yönlere düz çizgilerle ilerleyen kollar gibi ilerlemezler. çünkü nesneler de birbirlerine çekim kuvveti uygularlar ve bu sebeple yörüngeleri artık big bang'in sıfır noktasından çıkış doğrultusunda değildir. zaten çoğu yıldız, gezegen vs. big bang'dan çok çok sonra oluşmuştur, patlama anında henüz mevcut değildiler.

    elementlerin oluşumu da big bang esnasında değil biraz sonrasında başlamıştır. ilk oluşan element hidrojendir, bugün bile hala evrendeki tüm maddelerin kütlece %75'inin hidrojen olduğu tahmin ediliyor. özellikle ağır elementler zaten yıldızların çekirdeğinde, devasa termonükleer tepkimeler sayesinde oluşup, yıldızlar patlayınca(süpernova) uzaya saçılmaktadır. yani mesela parmağınıza taktığınız altın yüzük milyonlarca yıl önce bir yıldızın kalbinde oluştu, yıldız enerjisini tüketip patlayınca uzaya saçıldı, milyonlarca yıl başıboş şekilde süzülürken dünyanın çekim alanına girip meteor olarak düştü, onu bulanlar da işte para, mücevher vs. yaptı.

    hmm, kuşlar dünyanın uyguladığı yerçekimini yenecek bir güçle gökyüzüne doğru hareket etmeyi başardıkları için uçuyorlar. zaten evrimsel süreçte de kanatları, kemikleri vs. buna uymak için giderek hafifleşmiştir ki daha az enerjiyle uçmayı başarabilsinler. hafif bir nesneyi uçurmak daha kolaydır çünkü. uzay araçları da benzer bir iş yaparlar, dünyanın çekim gücünden kurtulmaya yetecek bir enerjiyle havaya doğru hareket edersen, uçarsın.

    albay landa ile "amatör sorulara amatör cevaplar" serimiz sona ermiştir, esen kalınız.

     
  3. göktaşı çarpmasına 6 ay kalsaydı

    çarpacak göktaşının büyüklüğü söylenmeyen vasat başlık.

    eğer göktaşı bir futbol topu büyüklüğünde ise, korkmanıza gerek yok, atmosferde sürtünmeyle yok olacak veya küçük bir çakıl taşı olarak dünyaya düşecektir.

    eğer göktaşı bir otomobil büyüklüğünde ise, düşeceği yerin birkaç yüz km kadar yakınında değilseniz yine çok sorun etmeyin, bir ilçede deprem olmuş da yaraları sarılıyormuş gibi haberlerini okursunuz.

    eğer göktaşı bir futbol sahası büyüklüğünde ise, işte artık yavaş yavaş kıyamet senaryolarının hayalini kurabilirsiniz, atmosfere giriş hızına göre değişkenlik gösterecek olsa da en az 100 -Hiroşima gücünde- atom bombasının patlamasına denk bir enerji açığa çıkacak, devasa yangınlar meydana gelecek, düştüğü bölgedeki tüm canlıları anında yok edecek ve yüzlerce km2'lik alan ciddi şekilde etkilenecektir ama yine de bölgesel boyutta olacaktır.

    eğer göktaşı birkaç 10km'lik çapa sahipse, biyosferin büyük kısmını yok edecektir. göktaşının çarptığı bölgedeki ve yüzlerce km2'lik alandaki tüm canlılar, yüzbinlerce atom bombasına eşdeğer bir enerjinin açığa çıkması sebebiyle anında buharlaşacak, ortaya çıkacak gaz ve toz bulutu atmosferi kaplayarak güneş ışınlarının yerküreye ulaşmasını engelleyecek, bu da fotosentez verimini büyük oranda düşürecektir. fotosentezin veriminin düşmesiyle önce bitkiler, sonra bitkilerle beslenen otçullar, sonra otçullarla beslenen etçiller yok olma tehlikesiyle karşılaşacak ve çoğu da yok olacaktır.( dinozorların yok oluşu da böyle bir senaryo ile olmuş ve yeryüzündeki tüm canlı türlerinin %70'inin soyu tükenmiştir. )

    eğer ay büyüklüğünde veya daha büyük bir gök cismi çarpacak olursa, işte şimdi kesin olarak son 6 ayınız kaldığına emin olabilirsiniz. çarpma sonrası yerkürenin geoit formu tamamen bozulacak, çarpan cismin parçaları dünyanın çekirdeğine kadar ulaşacaktır. böyle bir çarpışmada yeryüzündeki tüm canlılar ölecek ve yaşam, mikroskobik boyut dahil tamamen son bulacaktır.

    şimdi göktaşı boyutuna göre çarpma senaryolarını inceledikten sonra gelelim başlıkta kast edilene.

    ilk 3 senaryoda çarpma bölgesinde değilsem hiçbir şey yapmam, aynen devam.

    4.senaryo en kötüsü, cehennem tasviri budur. mümkün olduğunca tenha bir mağara bulup oraya çarpma gerçekleşinceye kadar elimden geldiğince gıda, su, ilkyardım malzemesi,alet-edevat, giyecek ve bulabildiğim her türlü silahı stoklayıp çarpışma sonrası eğer hayattaysam direkt oraya giderim. tabii bu önlemler süreçten sağ çıkmamı sağlamayacak, sadece ölümümü biraz geciktirmiş olacaktır. çünkü bu senaryodaki süreç tahminen onlarca yıl sürecektir.

    5.senaryo ise 4.'süne göre daha rahat. 6 ay sonra kesin ölüm. tahminen bombacı mülayim gibi hiçbir şeyi sallamadan yaşardım, çarpma sonrası etkiler sana ulaştıktan sonra fazladan 1 saniye bile yaşamak için alabileceğin hiçbir önlem yok. ama burada tabii oluşacak kaos ortamı bu 6 aylık süreci "son 6 aylık cennet" değil "son 6 aylık cehennem" formatına çevirecektir. açlıkla baş etmeniz gerekmeyecek ama insanlar rahatlıkla tecavüz, hırsızlık, zevk için cinayet vs. işlere kalkışacaktır. gta gibi bilgisayar oyunlarında nasıl kuralsızca davranarak çevredeki insanlara zarar verebiliyorsanız işte ona benzer şekilde davranan insanlar her sokakta olacaktır diye düşünüyorum.

     
  4. aziz yıldırım

    cübbeli ahmet hoca ile cezaevi arkadaşlığı yaptığı sırada fenerbahçe maçlarından önce cübbeliye fenerin kazanması için dua ettiren efsane başkan.

     
  5. böğrek

    mustafa tilki'nin her gün yediği zararlı besin maddesi.

    spoiler