Türkiye'nin memur portalı

ileride böyle olacağına şaşırmayacağım ekonomik değerlendirme.

işte ondan sonra ne olacağına ilişkin hemen örnek vereyim

Carlos Menem hükümeti 1991 yılında 1 Arjantin pesosunu 1 Amerikan dolarına eşitlemiş; halk da hükümetin yasaya bağlı kalacağını düşünerek elindeki tüm Amerikan dolarını döviz mevduatı olarak bankalara yatırmıştı.

Fakat işler umulduğu gitmedi.

Hükümet 2001'e gelindiğinde tüm banka hesaplarını dondurdu. Arjantin halkı kapana kısılmıştı; bu duruma "el corralito" yani "küçük ağıl" adını verdiler. Sürü gibi bir ağıla tıkılıp kalmışlardı çünkü. Bir de üstüne devalüasyon geldi ve bir peso bir dolar iken, bir dolar dört peso'dan işlem görmeye başladı.

Halk gene de durum düzelir umuduyla parasını pezoya çevirmeyince, hükümet bu kez, zorla tüm dolar hesaplarını pesoya çevirdi; fakat ilk haldeki bire bir döviz kuru üzerinden.

Nasıl ama! Oyun oynar gibi ya da dalga geçer gibi değil mi:

"El corralito" 'oyun parkı' da demek aynı zamanda.

100 dolarlık bir mevduatını, devalüasyonla değeri dörtte bire düşen 100 pezoya çevirdiğinde, aslında reel olarak yalnızca 25 doları vardı artık...

AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Ahmet Özdemir'in yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testi pozitif çıkmasıdır.

Sadece kendiniz için değil sevdikleriniz için de maske, mesafe ve hijyen kurallarına dikkat edelim.

köfte de istemesidir. Valla bilemiyorum ama bir ayran, su veya köfte firmaları bundan iyi reklam yapacağını sanmıyorum. Evet reklam diyorum ama tabi ki kişilerin içinden gelecek. reklama da gerek yok.

aynen öyledir. Peki sonuç nedir. Değişen çok şeyin yanı sıra değişmeyen çok şeyin var olması maalesef bizim zararımıza neden oluyor. mesela Değişen nedir diye soracak olursanız her şey, inşaat teknikleri, ev yapımları, inşaat malzemeleri vs, peki değişmeyen nedir dersen insanların çalışanların umursamazlığı ve maalesef Türkiye'nin bir fay hattında olması.

Başlık sahibinin de dediği gibi önlemler almalıyız 7 den 77 ye...

Bir deprem dersi konuşmalıdır. Madem bu zamanda eğitim var. eğitimi bu konulara yönlendirmeliyiz.

Deprem, trafik, ilk yardım, vatandaşlık dersi gibi....

Bilmem anlatabildim mi

bir hapishane modeli.

Türkiye de yapılan bazı Valililerin modellerine bakın aynı hapishane gibi. Tabi ki bol camlı, çiçekler balkonlar teraslar filan da istemiyoruz ama ( olsa fena olmazmış) küçücük odalar zaten yapılırken ışığı düşünmeden yapılan ufacık camlı pencereler... vb çok şeyler var. yukarıda ki yazar "bbg evleri , survivor vs. gibi yarışmalar galiba bu mantıkla düzenlenmiş." demiş ya Valilikler de öyle en azından bir ksımı diyelim aynı mantıkla düzenlenmiş.

Valilik dediğin iki katlı yatay mimari olur. aynı pentagon gibi.. ülke olarak çok işimiz var hangi işe yetişeceğiz yaw