Türkiye'nin memur portalı

Aslında çoğu tanımlamalar yapılmış. Çocukları için herşeydir. Özellikle de belli bir yaşa kadar para demektir. Hatta tüm hayat boyu para demektir. İlk başlarda şeker almak için para demektir, sonra oyuncak için, lunaparka gitmek ya da atari oynamaya gitmek için.. sonra belki biraz daha büyüyünce köfte ekmek almak, sinemaya maça gitmek için para demektir. Sonra üniversiteyi kazanır şehir dışına gidersin bunun sebebi yine babadır. Yaşın gereği utanırsın isteyemezsin artık ama O para her ay yine gelir seni bulur. En zoru da üniversiteyi bitirip göreve başlamadan aradaki süredir. Alamazsın artık o parayı, batmaya başlar ama yine ya cebinde gizliden bulursun babanı, ya da anneleri tetikçi olarak kullanır bu defa. Zamanla atanır Göreve başlarsın maaşlı olursun artık İcabında ev alınacak araba alınacak düğün yapılacak Kredinin faizi vardır izin vermez yine yetişir. Hem de karşılıksız para demektir. Geri dönüşü olmayan..

Sağolsun hiç de yok demezler. Hiç hatırlamam. Benimki hep "pantolon odada kapının arkasında asılı" derdi. Öyle zengin bir ailede değildik. Annemiz ev hanımı 4 kardeşli Memur çocuklarıydık. Şimdi düşünüyorum da, nasıl yetiştirirdi o kadar, kendine hiç mi harcamazdı? Şaşıyorum şaşırıyorum.. ne yapsamda anlayamıyorum..

Meslekte iyi ya da kötü, meziyetli ya da eksik olabilir insan, eksiklikler çalışılarak kapatılacağı gibi yetenekler de zamanla körelebilir. bunlar önemli değil. Önemli olan insanlıktan alınan nasip, iyi yetiştirilmiş bir aile, karakter, şeref, haysiyet ve efendiliktir. Bunlar doğuştan insanın yüreğine ve genlerine işlenen özelliklerdir ki insanın yaşı kaç olursa olsun değişmez. Bu yüzdendir ki dün gece tüm beşiktaş camiasıyla birlikte insanlıktan nasibini alan tüm spor camiasına ve içimizdeki diğer türklere(!) Dilin,dinin,ırkın öneminin olmadığını kalbinin insan olarak haksızlık karşısında nasıl adil olduğunu gösteren beşiktaşın çocuğu.

İnşallah sezon sonu şampiyonluk kupasını kaldırırken de görebiliriz aynı sahneyi.

Gözyaşın onurumuzdur..

2014-2015 sezonunda Celtic ile Dundee United arasında oynanan maçta Calum Butcher ile Virgil van Dijk arasındaki mücadeledenin ardından Virgil van Dijk ve Paton'u kırmızı kart ile oyun dışına göndererek skandal bir karar veren ve iskoçya'da büyük tepki çeken, karşılaşma sonrası ise bu kararından dolayı özür dilemek zorunda kalan,

dün akşam da şampiyonlar ligi grup maçlarında verdiği anlamsız kararlarla ukrayna temsilcisi dinamo kiev karşısında beşiktaş'ı oyundan düşüren skandal hakem.

özür dilemesini bekliyor muyuz tabi ki hayır. İskoçya'nın The Scotsman ve daily record gibi önde gelen spor gazeteleri bile "Craig Thomson tuhaf bir penaltı kararıyla ilk 30 dakikada Beşiktaş'ın umutlarını bitirdi" "Thomson'ın bu kararı, tüm izleyenleri şaşırttı" "Thomson, verdiği garip kararlarla Türkiye'de de bir numaralı halk düşmanı oldu" gibi manşetlerle çıkıp bu hakem bozuntusunun yönetimini eleştirirken bizim içimizdeki iskoçların kuyruk acısıyla kendilerini sağa sola atmaları, penaltıyı, ofsaytı haklı göstermeye çalışmaları nedeniyle kimse kusura bakmasın ne thomsonlar ne de ivan bebekler biter. bunun gibi daha çok tetikçi çıkacak ve bu yarın bir gün sizin başınıza gelince de hiç kusura bakmayacaksınız. yazık, çok yazık.

Maç içindeki pozisyonlar şunlar bunlar bir yana da, televizyondaki soğuğu odamızın içine kadar hissetirip resmen buz kestiren, uzun süre etkisini atlamayacağımız, bir an önce bitsin diye dua ettiren, kabus gibi bir geceye sebep, öncesi ve sonrasında yaşanan olaylarla holiganlığın be ırkçılığın dibine kadar yaşandığı bir garip maç. Çok üzmüştür. Söylenecek fazla bir şey yok, unutmak lazım.

Ruslara bir kez daha hak vermeme neden olmuştur.

Trt reklamı geç, reji kiev'e bağlan, Allahım yardım et amin, hakem sakın bak, Marcelo adam geçirme, Aboubakar gol at, Atiba topu kap, Beck orta aç, Oğuzhan pas ver, Koş Olcay koş, Ricardo asist yap, Fabri sen sadece kurtarış yap, ayağında top tutma, çalım atma diyerek günlerdir beklediğimiz maç

Başarılar Beşiktaş!