Türkiye'nin memur portalı

her sene kurban bayramında tonlarca hayvan derisi toplayan türk hava kurumu ile bir hayvanın derisi arasında nasıl bir bağ olabilir acaba diye şu yaşıma gelmeme rağmen bir türlü mana veremediğim türlü türlü düşüncelere gark eden enteresan ilişki.

napıyonuz abi bu derileri siz? uçakları deriden imal etmediklerine göre bence yakıt olarak kullanılıyor. evet. böylece benzinden tasarruf sağlanıyor. başka sıradan bir şirket olsan bir nebze anlarım da koskoca türk hava yolları, te barcelona'lara sponsor olmuşsun, büsbüyük uçaklar, kocaman havalimanları.. marka değeri o biçim ama kurban bayramında kapı kapı hayvan derisi bağışı diye dileniyosun. hiç yakıştıramıyorum ben.

aç kurtlarla amansız bir mücadele içinde geçen güzel oyun. uzun süre oynadıktan sonra evdeki çekmecelere, dolaplara falan acaba işe yarar bir şey var mıdır diye istemsizce bakabilirsiniz zira oyunda hayatta kalabilmek için sürekli alet edevat toplamak zaruri.

iktidar sayesinde zengin olacağını düşünen zeki çevik ve ahlaklı(yersen) halktır.

şimdi malumunuz değerli hükümetimiz 3 çocuk başına 9 lira maaş artışı veriyor. hemen evlenip 9 çocuk doğuracak bayan arayışlarına girmeme sebebiyet veren bu müthiş kampanya sayesinde 3 çocuğa 9 liradan 6 çocuğa 18 lira yapar. çok güzel hesapladım. aynı mantıkla 6 çocuğa 18 liraysa; 9 çocuğa kaç lira yapar? 27 lira. siz de çok güzel hesapladınız. aferin.

bu çocukları yapıp parayı cebe atınca(hökümetimiz savolsun) hanımı boşasam, yeni bir kuluçka makinesi bulup ikinci evlilikten de bi 9 çocuk yapsak, etti mi sana 54 lira? (matematik zehir gibi söylemesi ayıb)

böyle böyle yaşlanıncaya kadar bi 60-70 kere evlenip boşansam, her evlilikten 9-10 çocuk olsa... püüü deli para. bu yöntemle aldığım zamlar sayesinde kısa sürede işi bile bırakabilirim.

çocuklar mı ne olacak? sal gitsin sokağa sonuçta beni ilgilendirmez ben alacağım 9 liraya bakarım. yüce devletimiz bir çocuğa kelle başı 3 lira değer biçmiş, bize söz düşmez...

bir galatasaraylı olarak beni utandıran, hiçbir zaman camiaya yakıştıramadığım şahsın başrolünde oynadığı ve aslında şaşırtmadığı saçma sapan hareketin konusu. gaf falan değil bildiğin cehalettir. birazcık anlayış, ufak da olsa empati sahibi bir insan o yaşta babasını kaybeden bir çocuğun yanında böyle çirkince bir davranış sergilemez.

türkiye'nin en büyük kulüplerinden birine yönetici olmuşsun, git bir yabancı dil öğren, hadi yapamadım git tercüman çağır, onu da yapamadın bari çocuğun yanında yapma o hareketi. yok arkadaş böyle insanlar yönetici oldukça bu ülkeden cacık olmaz.

eminim sneijder dahi bu duruma şaşırmıştır ve üzülmüştür, ben bakışlarından onu sezinliyorum.

efendim, buyrun? şeklinde yanıtlamaktan artık bıktığım seslenme cümlesi.