Türkiye'nin memur portalı

madde bağımlısı olanlar iyi bilir, ilgili bağımlılık yapıcı madde alınmazsa darlanma, bunaltı, sinir gibi belirtiler verir.maddeyi alana kadar madde arayışı devam eder, ilgili madde yeterli dozda alınırsa rahatlama gevşeme ve haz evresi yaşanır, ta ki bir sonraki dozun kullanım zamanı gelinceye kadar...ilgili maddeyi ne kadar çok tüketirseniz bağımlılığınız artar ve daha sık madde ihtiyacınız olur.tabii madde kullanımında sağlık kaybı, para kaybı, sosyal kayıplar gibi maddi zararlar da alındığı için kullanılan madde zorunlu bağımlılıktan ibaret oluyor.

ibadet de aynen bu şekilde bir etkiye sahip.alıştıktan sonra gerekli dozda ibadet yapılmazsa darlanma, bunalma, huzursuzluk gibi hisler yaşanıyor.ilgili ibadet yapıldıktan sonraysa bir sonraki ibadete kadar rahatlama gevşeme ve huzur...ibadet etmenin sonunda maddi kayıplar yaşanması söz konusu değilken üstüne üstlük yerine manevi kazançlar elde edildiğine inanılması ise ibadet etmeyi gönüllü bağımlılık haline getiriyor.

yaya ulaşım esnasında yürüyen merdiven ya da yürüyen bantlar dinlenme fırsatı olarak değerlendirilebilir, bununla beraber yürüyen merdivende yürümekse hıza hız katmaktır.yürüyen merdivenler ya da bantlar insan sirkülasyonunun yoğun olduğu ve ulaşımın hızlanması istenen noktalarda kurulur.yani bu makinelerin amacı insanların yorulmaması değil yığılmaların ve tıkanmaların yaşanmaması, hızın artmasıdır.

diğer insanların yığılmaması duyarlılığını gösteren ya da ulaşacağı yere daha hızlı ulaşmak isteyen kişilere engel olmamak adına yürüyen merdivende yayılmamak gerekir.özellikle metro, terminal, gar gibi istasyonların merdivenlerinde bavullar, eşyalar tam bir tıkanıklığa sebep olacak şekilde kullanmak yerine asansöre yönelmek daha mantıklı.

bulunduğumuz noktada olmamızı sağlayanlardır

1983te proje olarak başlayarak resmi açılışını 2008 yılında yapan, kıyamet deposu olarak da bilinen, içindeki tohum sayısı ve çeşitliliğiyle dünyadaki diğer tohum depolarından çok daha büyük ölçekli, norveçte yer alan, ısının hiç artı derecelere ulaşmadığı, yerin 150 metre kadar altında bulunan, olası kıyamet senaryolarına karşı kurulan tohum deposudur. içerisindeki tohum sayısı 1 milyon civarında, proje tamamlandığında yaklaşık 10bin farklı türden 4,5 milyon tohuma sahip olunması planlanıyor.

ABD Norveç ve İngiliz devletlerinden her türlü finansal destek sağlanan kıyamet deposunda dünyanın en eski tohumları bulunuyor. ırakta da Suriyede de ilk yağmalanan yerler tohum depoları olmuştu. birçok kültür bitkisinin atası olan Mezopotamya tohumları, şüphesiz dünyanın en değerli bitkisel gen kaynaklarını oluşturuyor. kimi ülkeden silah zoruyla, kimi ülkeden kanunlar sayesinde halkı uyutarak tohumlarını çalıyorlar.

kıyametten sonrası planlandığına göre, yapay bir kıyamet de planlanıyor belli ki...

https://youtu.be/aFuA50H9uek

şu linkteki kapıya açmaya programlanmış, bunun çok daha gelişmiş versiyonu kendi kendini dünyayı istila etmeye programlarsa sanki programladığı görevi başarır gibi görünüyor.ürkütücü...

rahmetli hawking de yapay zeka karşıtlarındandı. özellikle yapay zekanın milli savunmada kullanılmasına şiddetle karşı çıkıyordu. duyguları olan askerlerin ikinci dünya savaşında milyonlarca insanı öldürdüğü, haritadan şehirleri sildiği düşünülürse, yapay zekalı duygusuz askerlerin neler yapacağını hayal bile edemeyiz. abartı olarak değil, düpedüz anlamıyla hayal bile edemeyiz...

https://www.bbc.com/turkce/haberler/2014/12/141202_hawking_yapay_zeka