Türkiye'nin memur portalı

mağdur edebiyatı değil ama mazlum edebiyatı olabilecek bir söz.

imamoğlu beylik laflar etmiyor, derebeylik/kabadayılık yapmıyor, çamur atmıyor, hedef gösterip saldırmıyor...

mağdur olmasına rağmen mağdur'u oynamıyor, mazlum tutumunuysa hiç bırakmadı.imamoğlu kendisi üzerinden gerçekleri görmemize, zulüm altında olduğumuzu anlamamıza yardımcı oluyor.durup dururken kendisine yunan denilen, terörist denilen kitlenin gördüğü zulümü dile getiriyor ve bu hareketi halkta çok güzel karşılık buluyor.

üslubuyla, tarzıyla işini çok iyi yapıyor.seçmenin ilgisini çekmeyi başardı.

bütün bunları partisinden bağımsız yapıyor.chp kadroları ve kılıçdaroğluyla pek işi yok, yoluna bakıyor.chp kökleri en sağlam siyasi oluşum ama imamoğlu chpnin gücüne ihtiyaç duymuyor.bu yönüyle kuşku uyandırmıyor değil.tek başına bu kadar başarılı olabilmesi şüpheli bir durum.

umarım göründüğü gibi biridir de sayesinde nefes alırız.eğer göründüğü gibi biriyse, gerçekten herşey güzel olabilir.

yüreğime taş oturtan, izlerken birçok sahnede gözyaşlarıma engel olamadığım ender filmlerden biri.

altınızda düzgün bir araba olduğunda 'nasıl olsa çekileceksin, beni makas atmaya zorlama, derhal sağa geç' mesajı vermeye yarayan eylem

son günlerde sözlükte yoğunluğu artanlardır, sanki, gibi...

hayatı mahvolan, yüz verdiği için astar borçlanan, gülerken içi kan ağlayan yazarların acılarını sözlükle paylaşmalarına sebep olan bir acı olsa gerek.

https://youtu.be/qkTmpmnSEkw

göstermeliği de gerçeği de nasıl bir sevgiyse, hayvanı doğal ortamından koparıp, sözde hayvanseverin esareti altında bir hayat geçirmesiyle sonuçlanıyor.hayvanı seven, hayvana yardım eder, hayvanı esir etmez.

kim ki pet hayvanı besliyorsa hayvanı değil, bolca kendini seviyordur.zevki için, duygusal doyum yaşamak için hayvana tasma vuran kişi, nasıl hayvanı seviyor olabilir.

bırakın da yaşasınlar.