Türkiye'nin memur portalı

memurların ciddi bir itirazı olmaması sebebiyle normal karşılanabilecek bir durumdur.

mesela öğretmen sendikaları arasında en çok üyesi olan sendika %34 ile hükümete yakın olan bir sendikadır.

sağlık personelleri arasında en çok üyesi olan sendika yaklaşık %39 ile yine hükümete yakın bir sendikadır.

basın personelleri arasında en çok üyesi olan sendika %47 ile yine hükümete yakın bir sendikadır.

bu örnekleri diğer hizmet kolları için çoğaltsanız da gözümden kaçmadıysa durum değişmemektedir, tüm hizmet kollarında hükümete yakın bir sendika, en çok üyeye sahip olan sendikadır.

ayrıca sendikalı olan tüm memurların yarısından biraz fazlası hükümete yakın bir sendika koluna üyedir. dolayısıyla en azından üye olanların çoğunluğu hükümetten ve hükümet politikalarından memnundur.

buyrun temmuz 2022'deki en güncel kaynak; https://www.csgb.gov.tr/media/89448/temmuz_2022-kamu.pdf

osmanlı'nın gizlenen işgali yoktur, çağın ruhuna uygun olarak monarşiden yarı monarşiye, yani meşrutiyete tekrar geçiş ve uygun zamanda belki monarşiden tamamen kurtularak demokratik bir rejime geçiş ideali vardır.

tüm dünyada monarşilerin birer birer yıkıldığı bir dönemde elbette osmanlı'da da değişim talepleri olacaktı ve hiçbir monark rica ile tahtını bırakmaz. bizzat kendisi de bir monark olan yavuz sultan selim de babasının isteğine kalacak olsa tahta geçemeyeceğini anlayınca asker toplayıp bileğinin gücüyle tahtı zorla aldı, rica etmedi.

hiçbir toplum çağın ruhundan bağımsız olamaz, olursa işte afganistan, kuzey kore vb. olur. kaldı ki bir monarkı monark yapan nedir? babasının da monark olması mı? bir ülkeyi yönetmek için çok da geçerli bir sebep değil. dünyanın en bilge monarkı da bir gün ölür ve yerine geçecek oğlu ülke yönetiminde yeteneksiz biri olabilir. ülkeyi ayakta tutan şey taşı toprağı veya padişahı değil vatandaşlarıdır, o zaman ülkeyi kimin yöneteceğine de vatandaşları karar vermeli. tarihte demokrasi yolunda atılan her adım değerlidir ve doğrudur.

kendilerini abdülhamid'in öz torunundan daha çok abdülhamid'in torunu(?) olarak gören, osmanlı devam etseydi şehzade veya sultan olacaklarını zanneden monarşi sevdalısı insanların, gerçekte çiftçinin oğlu, nalburun kızı vb. olacaklarını fark etmemeleri kadar büyük bir rezillik olamaz.

abdülhamid'le aynı sofrada, masada yüzlerce kez oturup sohbetine eşlik etmiş oğlunu ve babasından edindiği bilgiyi aktaran torununu geçersiz kaynak kabul edip abdülhamid'i fotoğraflarından tanıyan -ilber ortaylı'nın tabiriyle- taşra tarihçilerini muteber kaynak kabul etmek bile yukarıdaki rezilliğin seviyesinde değildir.

ibrahimi duruş vs uydurmaları bizi ilgilendirmiyor. abdülhamid'e de o zaman ulu hakan yakıştırmasına binaen hakan bey deyin? eğreti duruyor değil mi? adı neyse o.

o zamanlar 4 yaşındaki öz torununun gözüyle görmesi gerekmez. abdülhamid'in oğlu olan babası, hiç kuşkusuz ki abdülhamid'le kendisinin içki içmediğini iddia eden tiplerden daha fazla vakit geçirmiştir. abdülhamid'in içki içtiğine dair bilgiyi de dedesiyle bizzat yılarca birlikte yaşamış babasından duyuyor, fesliden değil.

abdülhamid'i 4 yaşında gören ve babasından, dedesi hakkında birinci ağızdan bilgiler alan öz torunu vs abdülhamid'i hiç görmeyen, ne idüğü belirsiz kaynaklarla içmediğini söyleyen tarihçiler :) adamlar kendi aileleri hakkında bu şeriatçılar kadar bilgi sahibi değilmiş :)

şeriatçıların kaynaklarının ne kadar acınası olabileceğini görebiliyoruz :)

1) twitter linkinde paylaşılan şeriatçı gencin adı ibrahim değil, abdullah kalınsazlıoğlu'dur, kendisi şekspire şeyh pir diyen kadir mısıroğlu ekolündendir.

https://twitter.com/kso_abdullah

2) erlik, bu abdullah adlı kişiye ve onun akıl hocalarına youtube'da sağlam giydirmiştir, ne denli güvenilir kaynak olabileceklerini şuradan izleyebilirsiniz;

https://www.youtube.com/watch?v=j4w5h9RKY1I

3) evet abdullah, yusuf hocaya kendince bir cevap vermiştir ama yusuf hoca da buna cevaben bir tweet atmıştır, onu tabi şeriatçı kardeşlerimiz burada paylaşmamış, biz paylaşalım :) ;

https://twitter.com/yusufhalacoglu/status/1583728402926047232

https://twitter.com/yusufhalacoglu/status/1584883534426013696

bu tweet'e de abdullah bir cevap yazmış ama yusuf hocanın iddialarını çürütememiştir.

4) bizzat abdülhamid'in torunu, şu an kendini osmanlı torunu olarak niteleyen gariban halkın torunlarından bahsetmiyorum, kan bağı olan öz torunu diyor ki, dedem rom içerdi;

https://www.youtube.com/watch?v=Pe2gIwr_NBk

https://tr.wikipedia.org/wiki/Rom_(içki)

kaynak diye güvenerek paylaştığı kişinin adını dahi bilmeyenlerin başlıkla hiçbir ilgisi olmamasına rağmen atatürk ve cumhuriyet düşmanlığı yaptığı çöp bir başlık. padişahların bazıları içiyordu. bu gerçeği, şeriatçıların fantazi dünyasında kurdukları muhteşem osmanlı ütopyasına(!) konduramadıkları için inkar etmesi dışında kimse sorun etmiyor ve umursamıyor bile. yusuf hocanın da dediği gibi hangi padişah içmiş - içmemiş umurumuzda bile değil, atatürk'e ve cumhuriyete dil uzatırsanız içki içen padişahlar gerçeğini hoşunuza gitmese de duyarsınız.