Türkiye'nin memur portalı

fatih altaylı'nın televizyon ve internet ortamında yaptığı en faydalı ve en iyi iş.

kendisi de bu şekilde düşünüyor. celal şengör'e bu programı yapmak istediğini ilk söylediğinde, celal hoca bunun gereksiz olduğunu, izlenmeyeceğini düşünmüş ama fatih altaylı ısrar etmiş, iyi ki de etmiş çünkü ciddi bir izleyici kitlesi var ve insanların rezil yarışma programları yerine böyle bir programı takip etmeleri çok güzel.

aynen, saygı.

namaz kılmadığı için aynı ücreti daha fazla çalışarak kazanmak durumunda olan mesai arkadaşının itirazına,

sigara içme, acil olmayan telefon görüşmesi yapma, namaz kılma gibi hayati olmayan kişisel tercihler sebebiyle beklemek zorunda kalan vatandaşın hızlı hizmet talebine,

saygı.

kimseye hakaret etmeden düşüncelerini paylaşanlara giydirirken süper, bir cevap alınca ooo lol

güncellemeyin artık şu başlığı.

mesai saatinde görev harici yapılan ve yaşamsal aciliyeti olmayan her iş keyfidir, maaş kesintisi veya fazla çalışma önerisi gayet adildir, bitti.

ohoo kaldığımız yerden devam, peki.

nöbet olsun olmasın, tüm kurumlarda namaz için mesaiyi terk eden insanlar var, öğrenmesi zor değil.

süresini kabaca yazdım, kimisi hızlı kılar kimisi yavaş. üstelik namaz her zaman tam öğle arasına denk gelmiyor mevsimine göre, kelime oyunu yapmaya gerek yok.

namaz bir sorun değil ama sigara içmek veya telefonla çok acil olmayan bir konuşmayı yapmakla aynı sınıfa girer, sonuçta hepsi mesaiyi mecburi olmadığı halde terk etmeyi gerektiriyor, dinen mecburi olması kişiye göre değiştiğine göre kamusal alanda mecburi değildir.

artık son olsun.

öncelikle sorun diyen ben değilim, başlık sahibidir. ayrıca günde gayet de 1 saatin üzerine çıkmakta. madem aynı ücret alınmasına karşısınız, benim yazdıklarımı hiç okumamışsınız demektir zira ben ibadet etmek isteyenlere ya eksik çalışma süresi kadar maaş kesintisi ya da bazı kurumlarda sigara içenlere uygulanan günlük fazla çalışma uygulaması yapılmasını önerdim, kimsenin ibadetiyle işim yok.

yöneticinin 24 saati geçin, tüm mesai süresince de kurumda teftişte olması gerekmez, sürekli aksayan bir durumu gerekirse zaman içinde görüp müdahale eder, edemiyorsa yöneticilik yapmaya haiz değildir.

kişilere iş ahlakı serbestisi sunulması tamamen tüm insanların temiz bir vicdanla çalışacağı ön kabulüne bağlıdır ve dünyanın hiçbir yerinde böyle bir standart bulunmaz.

ben de son olarak şunu söyleyeyim o halde, sizin tam olarak ne düşündüğünüzü bilemem ama savunduğunuz mantık namaz saatlerinde herkesin o an namazda olması gerektiğine dair bir ipucu veriyor, bu da sadece şeriat reijiminde olabilir ama ülkemizde şeriat rejimi yok. dolayısıyla devletin ibadetleri serbest bırakırken adaleti de gözetmesi gerekiyor, ben de şahsi çözüm önerimi yazdım, hepsi bu. sizler her türlü eleştiriyi inancınıza saldırı olarak algılıyorsunuz, öyle bir şey yok, yazılanlar ortada.

yazılanları algılama yetim var, beyin hücrelerimle ilgili saçmalıklara güldüm.

iş ahlakı olan kişi çalışma yöntemini falan kendisi ayarlayamaz, o yüzden kurumlarda yöneticiler vardır, tüm insanlar ahlaklı davranıyor olsa sadece mevzuat yayımlanır ve yöneticilere gerek olmazdı ama öyle değil işte.

öfkem falan yok, bu bakış açısı gayet komik. sizler sadece şuna cevap verin;

biz mesai saatinde ibadet ederek günde 1-1,5 saat daha az çalışıp mesai saatinde ibadet etmeyi tercih etmeyen bir mesai arkadaşımızla aynı ücreti almak istiyoruz... mu diyorsunuz? :D